Türkiye’nin ilk Bitcoin ve kripto para işlem platformu BtcTurk, düzenlediği Dijital Halving Zirvesi ile “3. Bitcoin Blok Ödülü Yarılanması Süreci’ni” alanında uzman konuklarıyla değerlendirdi.
Zirvede Neler Yaşandı?
Bitcoin doğduğu günden bu yana üçüncüsü gerçekleşen Bitcoin blok ödülü yarılanmasını konu alan zirvede BtcTurk CEO’su Özgür Güneri başta olmak üzere Bitcoin’in doğuşundan beri ekosistemin öncülerinden olan Adam Back, akademisyen İsmail Hakkı Polat, BtcTurk Kurucusu Kerem Tibuk, BtcTurk CTO’su Ozan Yurtseven ve İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan yer aldı.
BtcTurk’ün hazırladığı resmi basın bültenine göre, moderatörlüğünü Radyospor Genel Yayın Yönetmeni Barış Ertül’ün yaptığı zirve, “COVID-19 Dünyasında Bitcoin’in Anlamı” başlıklı panel ile başladı. Panelde, Covid-19’un piyasalara etkisinden, Bitcoin’in varlık sürdürme serüvenindeki fırsatlardan ve karşılaştığı tehditlerden bahsedildi.
COVID-19 sebebiyle günümüzde yaşanan finansal krizi ve ödül yarılanmasının ardından önümüzdeki 4 yılı değerlendiren BtcTurk CEO’su Özgür Güneri; “Kontrol edilememesi, sansürlenememesi, para politikası ile oynanamaması Bitcoin’e büyük güç veriyor. Bu para biriminin tehditleri de var. Ancak son finansal piyasalardaki gelişmelerin etkisi ve Bitcoin’in kendi teknolojik evrimi düşünüldüğünde mevcut ödeme sistemleri ile Bitcoin’in rakip olmadığını, mevcut ödeme sistemlerinin yerine kullanılamayacağını düşünüyorum. Bu noktada Bitcoin’in dolarla veya merkez bankaları ile rekabet etmeyeceğini onun yerine varlık enflasyonları ile beraber altın gibi bir rezerv varlık olarak konumlandırılabileceğini düşünüyorum. Merkeziyetsiz bir yapıya sahip olan Bitcoin’i merkezi ve jeopolitik risklerden arındırdığınız portföyünüzün bir kısmı olarak değerlendirebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Bunun yanında Manukyan ise dünyadaki insanların sadece 1.3’ünün Bitcoin satın aldığından ve şimdilik düşük olan bu rakamın gelecekte artacağından bahsetti ve şu ifadeleri kullandı:
Geçtiğimiz yıllarda liberal ülkelerle otoriter ülkelerin Bitcoin’e yaklaşımlarının farklı olacağını düşünüyordum. Koronavirüs krizi ile bu durum değişti. Sıfır faizin de bir işe yaramadığını gördük. Reel faizler Bitcoin’i destekleyen gelişmeler. Ciddi bir kriz ile karşı karşıya olan devletler bu krize önlem olarak Bitcoin’e geçmeyi düşünecektir. Bunun yanı sıra bugün Bitcoin’i teminat olarak kullandırabildiğiniz sistemler oluşmaya başladı. Hayatın içinde akıllı kontratlar ödeme sistemlerinden bahsediyoruz. Dijital paraya geçişin Bitcoin dışında fırsatlar yaratacağını düşünüyor, dünyadaki tüm finansal varlıklarda görülen karşı taraf riskinin Bitcoin’de olmamasının, Bitcoin’e ciddi prim kazandıracağını düşünüyorum.
2016 ve 2020 Karşılaştırması
Bitcoin’in dünyanın rezerv parası haline geleceğini belirtmek için biraz daha zamanın olduğunu ifade eden ve “Bugün geleneksel yatırımcılar neye yatırım yapacakları konusunda emin değiller. Önceden borsaya yatırım yaparlardı, borsa düşüyor ve yatırımcılar borsanın daha fazla düşüp düşmeyeceğini bilmiyorlar. Ticari ya da konut amaçlı emlak yatırımı da belirsiz çünkü insanlar büyük şehirlerden uzakta çalışmaya alışabilirler ve emlak fiyatları düşmeye başlar.” sözlerini kullanan Adam Back konuşmasına şu şekilde devam etti:
Ama Bitcoin merkezi olmayan bir yapıda, P2P ağını kullanıyor, güvenilir işlemci gücü kullanıyor yani bozulmaya karşı dirençli. Kısaca insanların itibari paraların Bitcoin’e karşı değer kaybettiğini fark ettiklerinde artan bir etkiyle daha fazla kişinin Bitcoin’i tercih edecektir.
Tibuk ise iki yarılanmayı karşılaştırdığı konuşmasında, “Bitcoin’in enflasyonunun altının da altına inmesi, önümüzdeki 4 seneyi belirleyecek. Bitcoin’in ana hikayesi olan, limitli arzının eninde sonunda fiyata yansıyacağını bekliyorum. Para olarak ve değer saklama/transfer aracı olarak, tek bir kazanan olacağını biliyorum. Bunun Bitcoin olma ihtimali çok daha yüksek. Çünkü ağ etkisi en güçlü ürün Bitcoin. Diyelim ki 2 para rekabet ediyor, bu Bitcoin – Litecoin olabilir veya altınla gümüş olabilir. Birinden biri çok hafif bir avantaja sahip olsa bile, diğerini piyasadan silebiliyor. Çünkü herkes en likit parayı kabul etmek istiyor, bir yandan sonra rekabet devam edebiliyor ama serbest piyasada tek bir para birimi kazanıyor. Sonunda Bitcoin’in kazanacağını düşünüyorum çünkü; ekonomi, para teorisi ile ilgili bildiğim her şey ve yaşadıklarım da bunu kanıtlıyor.” ifadelerini kullandı.
Bunların yanı sıra zirvede Bitcoin ekosistemi ve ödül yarılanmasını değerlendiren Polat, “Bugüne kadar yaşanan halving’lere bakılarak buradan bir vizyon ve perspektif çıkarmamız gerekiyor. Yarılanma ile beraber Bitcoin çok değişik bir deneyim yaşayacak.” ifadelerini kullandı. Yurtseven ise “Zaman geçtikte halving’lerin ne anlama geldiğini anlayarak daha bilinçli şekilde yatırım yapmaya başladık. 2016’daki halving ile bunun durdurulamaz bir hale geldiğini anladım. Şimdi Bitcoin’in teknolojik olarak belli bir seviyeye geldiğini görüyorum. Bir sonraki halving için çok başka yerlerde olacağımızı ve hayatımızın bir parçası gibi konuşacağımızı düşünüyorum.” ifadeleriyle Polat’ı destekledi.
75.000.000 Satoshi’lik Ödül
BtcTurk’ün düzenlediği Halving Bilgi Yarışması ile BtcTurk 15 kişiye toplamda 7.500.000 Satoshi hediye etti. Bunun yanında halving gününe özel olarak 12 Mayıs 00:00 ve 23:59 arası BtcTurk ve BtcTurk PRO’da Türk Lirası ile yapılan Bitcoin alım satım işlemlerinden de ücret alınmadı.