Bitcoin meraklılarına “Bitcoin fiyatı ne olur?” diye sorulduğunda %90 oranında hep aynı cevabı duyarız; çok yükselecek. Çoğumuz aslında gerçekler yerine duygularımızla hareket ederiz ve temennimiz her zaman yükselmesi yönünde olur. Bu zamana kadar hep buna benzer cümleler kurmadık mı? Ama sanırım bu sefer durum biraz farklı olacak.
Kripto para dünyası 2016’dan ne bekliyor? 2016 yılı için neler söylenebilir? 2016 yılı Bitcoin için neden önemli?
Kişisel düşüncem; 2016 yılının, Bitcoin’in başlangıcından bu yana geçen 6 yıl boyunca yaşadığı en parlak yıl olacağı yönünde ağır basıyor. Bu yıl hem Bitcoin’in değerinde hem de bilinirliğinde zirve olacak.
Bu öngörüyü aslında temellendirdiğim en önemli sebep, 2016 yaz sonu itibariyle blok başına dağıtılan ödülün %50 oranında azalacak olması, yani 12,5 BTC’ye düşecek olması. Blok yarılanması dediğimiz şey aslında eko sistem için o kadar önemli ki, sadece 12,5 BTC’ye düşecek deyip geçemeyiz. Bu yarılanma belki de şu ana kadar Bitcoin tarihindeki en önemli olay olacak ve tüm şemaları değiştirecek. Geçmişte Kasım 2012’de blok yarılanması yaşanmış ve ödül 50’den 25’e düşmüştü; ama o tarihte Bitcoin bilinirliğinin az olmasından dolayı fazla etki yaratmamıştı. 2016’daki yarılanma ise binlerce kullanıcıyı ve şu anda 6,5 milyar doları bulan Bitcoin piyasa değerini yeniden şekillendirecek.
Yarılanmaya neredeyse 8 ay varken şimdiden piyasa yarılanmanın etkisiyle hareketlenmeye başladı. Ekim 2015 itibariyle düzenli bir yükseliş başladı ve halen devam ediyor. Kısa bir süre önce 400 USD, sonrasında 450 USD aşıldı, kısa vadede muhakkak ileri geri oynamalar olacaktır (şu an 440 dolar); fakat şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu yükseliş bir başlangıç, şimdiden belirteyim! 2016 yılında Bitcoin’in değeri 1000 dolar üzerine çıkacak. Evet biraz iddialı olduğunun farkındayım. Bu tezimi açıklayacağım.
Ödül yarılanmasının ilk etkisi fiyatlarda yaşanacak! Spekülasyonlar, madencilik tarafı, bireysel yatırımcılar ve büyük şirketler, hemen hepsi şu anda ellerini ovuşturarak sabırla yükseliş için zemin hazırlıyorlar. Bu tabi yapay bir etki, bir de Bitcoin arzının %50 azalacağı gerçeğini hesaba katmak lazım. Bu zamana kadar yaratılmış tüm iktisat kitaplarının hepsi, hemen hemen aynı konu üzerinde hem fikirdir:
Arz azalırsa fiyat artar.
Bu gerçek, dünyada hiç bir zaman değişmedi, inanın bu sefer de değişmeyecek. Şu anda günde yaklaşık 144 blok üretiliyor ve 3600 BTC piyasaya sürülüyor, bunun anlamı günlük şu anki kur ile 1,6 milyon dolarlık BTC üretiliyor. Temel mantıkla, BTC fiyatının sadece aynı kalması veya aynı fiyatta tutunabilmesi için küresel çapta, sisteme günlük olarak 1,6 milyon dolarlık (aylık 32 milyon dolar) yatırım yapılması gerekiyor. (Yani yatırımcıların Bitcoin satın alması gerekiyor.) Şu anda yaşadığımız yükseliş dönemlerini hesaba katmıyorum bile, böyle dönemlerde günlük bazda yapılan yatırımlar çok daha fazla olacaktır. Bitcoin üretiminin %50 azalmasıyla birlikte BTC piyasasının da arz talep dengesine oturabilmesi için en az iki, hatta üç katından fazla bir değere ulaşması beklenebilir. USD değerini bir yana bırakın ve şöyle düşünün; yarılanmadan hemen sonra 1 Bitcoin artık eskisine göre en az iki kat değerli olacak; çünkü hem Bitcoin üretmek daha maliyetli olacak hem de sayısal olarak nadirleşecek.
Bu yükseliş yarılanmadan önce mi sonra mı olacak? Altın, gümüş, döviz (yatırım amaçlı) aklınıza ne geliyorsa hepsini arka arkaya dizin. Tüm bu örneklerde, değerlerin belirlendiği en önemli unsur yatırımcıların “kendi beklentileridir”. Beklentiler olmadan yatırım araçlarının bir değeri olmaz, aslında her Bitcoin aldığımızda beklentilerimize para ödüyoruz, kimisi yükseleceğini düşünüyor, kimisi zor durumlar için kenarda dursun diyor. Arzın azalması ile birlikte temel arz talep kuramının işlemesi ve beklentilerin oluşması, yarınlanma yaşanmadan önceki bir tarihte Bitcoin değerinin en yüksek seviyeye çıkacağını gösteriyor. Sonra düşüş gelse bile, yarılanmanın ardından sağlam ve istikrarlı bir yükseliş yine bizi bekliyor olacaktır. Sonuç olarak ön sezim, yarılanmadan önce 2016 ilk çeyrek sonu veya ikinci çeyrek başında Bitcoin’in değerinde patlama olacağı yönünde ağır basıyor.
Yarılanma Bitcoin değerini değiştirecek, peki Bitcoin değeri neyi değiştirecek? Bu zamana kadar oluşan tecrübelerime göre, BTC’nin 1000 doların üzerine çıkması veya bu rakama yaklaşmasıyla birlikte ana akım medyada, “Bitcoin” kavramı hiç olmadığı kadar yer bulacak ve milyonlarca kişi Bitcoin’i yeniden keşfedecek. Bugüne kadar Bitcoin’i duymamış yüzbinler, madencilik veya borsalarla sisteme girecek ve bu domino etkisi sonraki senelere de yansıyacak. Şimdiye kadar Bitcoin’i küresel anlamda sadece küçük bir insan topluluğu iyi biliyor. Bu küçük grubun da daha küçük bir kısmı tarafından faal olarak kullanılıyor. Bu topluluğun daha da küçük bir kısmında ise girişim şirketleri yer alıyor. Şu anda sistemdeki kullanıcı ve girişim şirketi sayısı o denli az ki, küresel olarak yapılan yatırımların miktarı 1 milyar doları geçmiyor. Karşılaştırmak açısından şöyle bir örnek verilebilir. Bildiğiniz gibi bu yıl içinde Yemek Sepeti yaklaşık 600 milyon dolara yabancı yatırımcılara satıldı. Yani Bitcoin ve blockchain’e tüm dünyanın şu ana kadar yaptığı yatırım ile yaklaşık 1,5 (bir buçuk) Yemek Sepeti sitesi veya şirketi satın alınabilir.
Bu hesaplamaya göre gelecekte sisteme yeni girecek bireysel yatırımcıları düşünün, yüz binleri bulabilir.. Küçük, orta ve büyük teknoloji şirketlerini düşünün, on binlerce.. Daha Bitcoin’in varlığından habersiz veya tam olarak içine girememiş o kadar çok teknoloji şirketi var ki, belki de hepsi bir kıvılcım bekliyor. Daha da ileri giderek, gelecekte blockchain ve Bitcoin’e yatırım yapabilecek şirketleri hayal edelim, hiç bilmediğimiz, kripto para kavramını dahi duymayan şirketlerin eko sisteme girdiğini düşünün.. İnanılmaz büyük yatırımlar işin içine girerdi değil mi? Şimdi büyük resmi yavaş yavaş görmeye başlıyoruz. Resim tahmin edebileceğimizden de büyük..
Tüm bunların yaşanmaması için hiç bir sebep yok, sadece her zaman söylediğimiz gibi “bu bir zaman meselesi..” 1 dolara 1000 BTC alındığı dönemlere geri dönün, bu rakamlara göre şu anda bulunduğumuz durum bile hayal değil miydi? Sadece zaman meselesi..