Bitcoin‘in gizemli yaratıcısı Satoshi Nakamoto’nun kimliği hala belirsizliğini korurken, erken dönem Bitcoin önyüz geliştiricisi Martti Malmi‘nin 2009-2011 yılları arasındaki e-posta yazışmaları, Bitcoin’in başlangıç dönemine ışık tutuyor. Nakamoto’nun, Bitcoin’in temellerini atan bir dizi fikri tartıştığı ve geliştirme sürecine liderlik ettiği biliniyor. Ancak, Malmi’nin ortaya çıkardığı yeni e-postalar, o döneme ait daha fazla detayı gün yüzüne çıkarıyor.
Bitcoin Odaklı Yazışmalar
Yazışmaların çoğu, Bitcoin ekosisteminin erken dönemlerindeki teknik tartışmalara odaklanıyor. Nakamoto’nun, Bitcoin’in madencilik mekanizması ve enerji tüketimi konularındaki görüşleri dikkat çekiyor. Proof of Work mekanizmasını savunan Nakamoto, madencilik sürecinin enerji tüketiminin artmasını eleştirenlere karşı çıkıyor ve bu sistemin güvenilirliğini vurguluyor ve şöyle diyor:
“Ekonomik özgürlük ve koruma arasında seçim yapmak zorunda kalırsak ironik olur. Ne yazık ki Proof of Work, güvenilir bir üçüncü taraf olmadan sistemin çalışmasını sağlamak için bulduğum tek çözüm.”
Bitcoin’in yatırım aracı olarak görülmesine ilişkin tartışmalar da e-postalarda yer alıyor. Nakamoto’nun, Bitcoin’i bir yatırım aracı olarak değil, ekonomik özgürlüğü ve korumayı sağlayan bir sistem olarak görmek istediği belirtiliyor. Malmi’ye yazdığı cümleler ise şu şekilde:
“Açıkça bunu bir yatırım olarak düşünün demekten rahatsızım. Bunu söylemek tehlikeli bir şey ve o maddeyi silmelisiniz. Kendi başlarına bu sonuca varmaları sorun değil, ancak bunu bu şekilde sunamayız.”
Bu noktada, günümüzde de hala devam eden bir tartışma olan Bitcoin’in yasal statüsü ve regülasyonu konusu da gündeme geliyor. Yine onun cümleleri şöyle devam ediyor:
“Birisi ‘kripto para’ kelimesini buldu. Belki de Bitcoin’i tanımlarken kullanmamız gereken bir kelimedir, beğendiniz mi?”
Bununla birlikte, e-postaların bazıları Nakamoto’nun kişisel yaşamına ve Bitcoin projesinin finansmanına ilişkin detayları da içeriyor. Nakamoto’nun, bitcoin.com alan adını satın almak için girişimde bulunduğu ancak başarısız olduğu ve proje için Malmi’ye bağışta bulunduğu belirtiliyor. Bu, Nakamoto’nun Bitcoin projesine kişisel bir bağlılık hissettiğini ve projenin başarısını sağlamak için çaba harcadığını gösteriyor.
İçerikler Nakamoto’nun Kimliği Hakkında Bilgi Vermiyor
Öte yandan, e-postaların içeriği Nakamoto’nun kimliği hakkında herhangi bir ipucu sunmuyor. Nakamoto’nun gizemini koruması, Bitcoin’in başlangıç dönemindeki merak uyandıran bir özellik olarak kalıyor. Ancak, bu e-postalar, Bitcoin’in erken dönemine ve geliştirme sürecine dair önemli bir kaynak olarak değerlendirilebilir.
Martti Malmi’nin ortaya çıkardığı yeni e-postalar, Bitcoin’in tarihine ve gelişimine ışık tutarken, Satoshi Nakamoto’nun kimliği hala bir sır olarak kalmaya devam ediyor. Bitcoin’in yaratıcısı olan Nakamoto’nun kimliği belirsiz olsa da, onun mirası olan Bitcoin ve Blockchain teknolojisi dünya genelinde büyük ilgi ve kabul görmeye devam ediyor.
Yazışmalardan Çalışmaların Başladığı Tarih Ortaya Çıkıyor
Nakamoto, bir e-posta listesindeki bir gönderiye yanıt verirken “Şu anda ben de pek yardımcı olamayacağım. İşimle çok meşgulüm ve 18 aylık geliştirmeden sonra buna bir ara vermem gerekiyor” diyor. Bu cümlelerin kuruluş tarihi 21 Temmuz 2009. Bu da Nakamoto’nun Bitcoin üzerinde çalışmaya başladığı tarihin Ocak 2008 olduğunu gösteriyor.
O tarihte ilginç olan bankacılık çöküşünün henüz gerçekleşmemiş olması. Muhtemelen Nakamoto bazı gelişmeleri önceden tahmin etti. Çünkü çöküş Eylül 2008’de gerçekleşti. Tabi buradaki tarihin doruk noktası olduğunu belirtmekte fayda var. Zira çöküşün ilk örneği 2007 yılında İngiliz bankası Northern Rock’ın İngiltere’de çökmesiyle başladı.
Nakamoto Zengin Değil
Yazışmalarda ilginç ifadeler devam ediyor. Nakamoto, “Başlamadan önce bitcoin.com’u satın almaya çalıştım ama hiç şansım yoktu. Profesyonel bir domain spekülatörüne aitti” diyor. Bu cümleler onun zengin olmadığını ya da iyi finanse edilen bir ekip olmadığını gösteriyor. Ya da sadece bir alan adı için tonlarca para harcamak istemediğine işaret ediyor.
Nakamoto’nun yazışmalarında “iyi haber: 3600 dolarlık bağışı aldım. En azından barınma masrafları artık sorun değil” cümlesi onun çok fazla gelire sahip olmayan sıradan bir insan olduğunu gösteriyor.
E-postalar Nakamoto’nun PGP anahtarını da içeriyor. Bu anahtarın hala kendisinde olup olmadığını kimse tahmin edemez elbette. Kimileri bu anahtarla yazışmaları yapanın kimliğini tespit etmenin bir yolu olabileceğini iddia ediyor. Ancak özel anahtar her zaman paylaşılabilir veya çalınabilir de.