İnternet (world wide web) ve Blockchain (blokzinciri) arasındaki ilişkiden biraz bahsedeceğim bugün. Ondan sonra da blokzinciri inovasyonunun neden kolay kolay alt edilemeyeceğini sebepleriyle görünür kılmaya çalışacağım.
İnternetin Katmanları
Yandaki görselde kendi yorumumla internetin teknik katmanlarını çizdim. En alt katmandaki fiziksel kablolama ile en üst katmandaki, Facebook, Instagram gibi uygulamaları çalıştırdığımız cep telefonumuz ya da bilgisayarımız arasında gördüğünüz gibi başka teknik seviyede programlar çalışıyor. Bizler, yani sıradan insanlar, interneti bu teknik programların içerisinde ne olduğunu bilmeden kullanıyoruz.
Eğer internet üzerinde çalışacak yazılımı geliştiren biriyseniz, o zaman bu katmanlardan haberdar olmanız gerekir, hatta bunları iyi bilmeniz şarttır. Bu durumun dışında normal kullanıcılar olarak internet deyip geçtiğimiz yapıyı bir kara kutu olarak görüyoruz. İşte blokzinciri inovasyonu ile bu kara kutu arasında nasıl bir münasebet var acaba diye hiç merak ettiniz mi?
Bakınız, alttan dördüncü, üstten üçüncü kutunun içinde HTTP ve benzeri kısaltmalar var. Bunların hepsi “P” harfiyle sona eriyor dikkat ederseniz. Bu “P”, protokol kelimesinin baş harfi ve o seviye ve onun altındaki seviyede kullanılan teknik yazılımların tümü, senelerce komitelerde, teknik kişiler arasındaki yazışmalarda tartışılıp nihayetinde artık oturdukları ve kabul gördükleri için bunlara protokol deniliyor ve bunlar kolay kolay değişmiyor. Aslında protokol, bu yazılımların uymaları gereken kurallara deniliyor ve bu protokollerin hepsi önce gündelik İngilizce ile yazılmış dökümanlar oluyorlar. Daha sonra yazılımcılar bu dökümanları okuyarak, orada yazan kurallara uygun programlar geliştiriyorlar.
HTTP (Hyper Text Transfer Protokol)
Mesela HTTP, internet ağı üzerinde çalışan web sayfalarının tamamının uyması gereken kurallar bütününü içeren Hyper Text Transfer Protokolü’nün kısaltması. Eğer siz bir web sayfası yapacaksanız, o sayfa mutlaka bu protokole uygun olarak hazırlanmalıdır. Eğer bu uygunluğu taşımazsa, o zaman internet tarayıcınız error verecektir. İşte, bir web sayfası yüklenemediği zaman aldığınız 404, 502 gibi hata kodları bu protokol dökümanının içinde tanımlanmış olan hatalardır, indirmek istediğiniz sayfanın protokol kurallarına uygun olmadığını ifade ederler.
VXP (Value Exchange Protocol)
Aynı kutunun içinde VXP diye kısalttığım bir protokol var. Value Exchange Protocol, ki bu kavramı Türkçe’ye “Değer Değişimi Protokolü” diye çevirebilirim, aslında internet katmanları ile blokzinciri teknolojisi arasında nasıl bir ilgi olduğunu tam olarak anlatmama yardımcı olması maksadıyla benim uydurduğum bir protokol ismi. Ama bu isim ve kısaltma aslında gerçekten o kadar da uzak değil; zira blokzinciri özünde, değer değişimi kurallarını tanımlayan bir metin.
Blockchain Protokolü
Blokzinciri dediğimiz ve hakkında bir çok yazı yazdığımız, okuduğumuz, tartıştığımız teknolojik inovasyon, bir gün sonu P ile biten bir protokole dönüşecek. Henüz tam olarak o manada işlerlik kazanmış değil. Sanıyorum bir kaç yıl içinde hem tüm tarayıcılar hem de cebimizdeki ve masamızdaki cihazlarımız bu VXP protokolüne uyumlu hale geleceklerdir. Şaşırtıcı geldi mi size? Ben bu durumu her düşündüğümde çok şaşırıyorum. Şimdi size neden şaşırdığımı açıklayayım.
Blokzinciri konusunda ne zaman ayrıntılı bir sunum ya da eğitim semineri versem, bana mutlaka şu tür sorular sorarlar: “Peki ama devletler buna ne diyecek? Bunlara devletler izin verecekler mi?” Ben de onlara bu konunun muhatabının devletler değil internet tarayıcıları olduğunu söylerim. Salonda bir sessizlik olur. Şu anda bu yazının okunduğu odada da bir sessizlik olduğunu duyar gibiyim! Nasıl yani diyorsunuz değil mi?
Garip ama gerçek: Blokzinciri inovasyonu, içeriğinde ne kadar sosyolojik, kültürel, finansal ve dünyayı ilgilendiren daha nice meseleyi etkilese de, bu etkilerin yapıcıları (icracıları) sadece yukarıdaki kutuların içine sokabileceğimiz protokol, yazılım ya da buna uyumlu cihazlar olabiliyor. Bu katmanlar arasında herhangi bir yerde FED, SEC, TCMB, BDDK vb. gibi kısaltmalar görüyor musunuz? Hayır görmüyorsunuz.
Neden acaba? Çünkü blokzinciri de ya da burada andığım ismiyle VXP de sadece tarayıcılar ya da cihaz aplikasyonları tarafından okunabilen ve yorumlanabilen bir dizi protokol kuralından ibaret. Bizim bu sütunlarda tartıştığımız fikirler, Twitter’da like ve RT ettiğimiz, online haber sitelerinde okuyup incelediğimiz her türlü blockchain haberi, girişimi aslında VXP protokolü içine girmediği sürece fazla etkili olmayacaklardır. Ancak, bu fikirler kullanılır bilgisayar kodu ve protokol haline geldikleri zaman da artık konuşmaların ötesinde yetenekleri olan, kendi hukuku olan ve kuralları kendisine özgü olan bir sistem haline gelmektedir.
Blokzincirini devletler yasaklayamaz mı?
Şu soruları sorabilirsiniz: Peki ama Wikipedia sitesini devletimiz yasaklamıştı (ve geçen hafta da yasak olmaktan çıktı).
Yasaklanan, Wikipedia’nın sitesi yani HTML kodu değil, içinde yazan metinlerdi. O metinlerde yazanlar için yasaklamalar getirilmiş ve bazı sayfaların sakıncalı olmasından dolayı da tüm domain adının yasaklanması doğal olarak kullanıcıların tepkisini çekmişti. Burada ise söz konusu olan VXP protokolünde Wikipedia’daki gibi bir içerik yok. Peki ne var?
VXP, temelinde bir adresten başka bir adrese önceden belirlenmiş bir format içerisinde bir değerin transferini yapıyor. Örneğin ICO’lara yatırılan paralar, ya da kripto borsalarında el değiştiren alt-paraların çoğu Ethereum platformu kullanılarak ERC-20 isimli bir formatta gerçekleştiriliyor. Buradaki ERC kısaltması “Ethereum Request for Comment” demek ve tamamıyla teknik bir tabir.
Her Şey için Blockchain
Blokzinciri üzerinde birinden diğerine yollanacak şey illa ki para olmak zorunda değil. Tapu kaydı, araba ruhsatı, bono vb. ya da kişilerin değer atfettiği ve gizlemek istediği her türlü ticari ya da özel bilgi olabilir. Farklı türden değerler için farklı format ve standartlar geliştirilmekte. Aşağıdaki resme bakınız:
Bu resimde internetin anlayacağı dilde yazılmış bir program parçası görüyorsunuz. From ve to yazan satırlara bakınız: Orada gördüğünüz 40 haneli alfanümerik sayı aslında bir blokzinciri adresi. Bu adres, bir kişinin olabileceği gibi bir nesnenin de olabilir, bu aşamada bunu bilemeyiz. Yollayan ve alan diye iki adres var, değer diye bir sayı yollanıyor ve bir de açıklama satırı var, sonra bir de komisyon bedeli görülüyor. Burada yollanan ve ödenen değerler Ethereum parası ve gas denilen birim cinsinden. Ancak format izin verdiği sürece başka şeyler de olabilir. Mesela tahıl olabilir, buğday olabilir, limon olabilir, özetle, birim haline gelebilen her şey olabilir.
Limonların üretilmesi (ya da daha genel manada her türlü tarım üretimi) taşınması ve mahalle pazarınıza kadar getirilmesi ve size satılması de dahil olmak üzere bu yazıda anlattım blokzinciri protokolleri içine bir ERC yazılarak, mesela ERC-2330 gibi bir standart uydurularak sağlanabilir. Dikkat etmeniz gereken tek şey, tüm paydaşların girdilerini ve kayıtlarının, protokol içinde doğru şekilde kodlanarak yapılmasıdır. O andan sonra tarımsal üretim süreci, artık blokzinciri üzerinde kendi kendine akan ve işleyen bir mekanizma haline gelecektir.
Peki, şimdi tekrar soruyorum size: Bu protokollerin içine devleti ve kanunları, düzenlemeleri nasıl koyacağız? Neresinden girecekler oraya? İşte size düşünmeniz için derin bir kaç soru ürettim. Buyurun tartışmaya…
Bu devletleri yıkma projesidir. Devlet kendi sınırları içerisinde İnterneti kontrol etmeli. İnsanların kredibikitesi bir kimsenin parmağı altında bırakmayız. Takas kimin olduğu belli olmayan eletronik para ile olmamalı.