Makro ekonomi uzmanı Luke Gromen, Kasım ayında yapılacak ABD başkanlık seçimlerini kazanan adayın enflasyonla mücadelede önemli bir adım atabileceğini iddia etti. Gromen, bu konuda enflasyonu dizginlemek için uzun vadeli Hazine tahvilleri sunulmasını beklediğini ifade etti ancak bu tahvillerin alıcılarına Bitcoin (BTC) ile bir teşvik sunulması gerektiğini savunarak ilginç bir çıkış yaptı.
Gromen’e Göre Enflasyonla Mücadelede Bitcoin Faktörü Devreye Alınmalı
Gromen, “30 yıl vadeli Hazine tahvillerini yüzde 2,5 getiri ile sunacağız ve her bir tahvil Bitcoin teşviği içerecek” diyerek bu teklifin cazibesini artırabileceğini ifade etti. Bu tahvillerde herhangi bir kredi riski olmadığının altını çizen makro ekonomi uzmanı, uzun vadeli tahvil sahiplerinin karşı karşıya kalabileceği tek riskin para biriminin değeri olduğunu belirtti. Gromen bu stratejiyle enflasyon riskinin ortadan kalkacağını savunuyor.
30 yıl vadeli tahvillerin yüzde 2,5 getiri oranına sahip olması uzun vadede faiz oranlarının sabit kalacağı anlamına geliyor. Gromen, büyük şirketlerin sermaye maliyetlerini belirlemek için faiz oranlarına güvendiğini ve faiz oranlarındaki değişikliklerin bu şirketleri borçlanma maliyetlerini karşılamak için fiyatlarını ayarlamaya zorlayabileceğini ifade ediyor.
Sabit faiz oranları büyük işletmelerin geleceği planlamasına ve sermaye maliyetlerinin değişmeyeceğinden emin olmalarına olanak tanıyor. Bu durum şirketlerin rekabet edebilirliklerini artırarak daha verimli hale gelmelerini sağlıyor.
Ekonomik Strateji ve Uzun Vadeli Planlama
Gromen, Washington’daki politika tartışmalarının uzun yıllardır Wall Street tarafından kontrol edildiğini belirterek gerçek ekonominin uzun vadeli projeler için sabit ve iyi anlaşılan bir sermaye maliyetine ihtiyaç duyduğunu vurguladı.
Stratejik hedeflere ulaşmak için sermaye maliyetinin sabit olması gerektiğini belirten makro ekonomi uzmanı bu durumu kontrol altına almanın politikalar açısından kritik olduğunu ifade etti.
