Bitcoin Politika Enstitüsü’nden Margot Paez, Birleşmiş Milletler Üniversitesi’nin Bitcoin madenciliği enerjisine ilişkin çalışmasına eleştirel bir yanıt vererek raporu eleştirel bir gözle inceledi ve önemli eksiklikleri ortaya çıkardı. Paez’in ayrıntılı eleştirisi, Brandolini Yasası İş Başında: Birleşmiş Milletler Üniversitesi’nin Bitcoin Madenciliği Üzerine Bir Analiz başlıklı ayrıntılı eleştirisi, iş kanıtı kripto para birimleri alanındaki bilimsel araştırmalarda bütünlüğün korunması için önemli bir çağrı niteliğinde.
BM Araştırmasına Ünlü İsimden Cevap Gecikmedi
Paez tarafından kaleme alınan analiz, BM çalışmasındaki rahatsız edici bir eğilimi ortaya çıkarıyor; eski ve önyargılı kaynaklara güvenmek. Bu konu, özellikle Bitcoin madenciliği ve bunun enerji tüketimi üzerindeki etkisi incelenirken kritik bir önem taşımakta. Çalışmanın, özellikle Bitcoin madenciliğinin enerji istikrarını destekleme ve yenilenebilir enerjiyi teşvik etme potansiyeli gibi son gelişmeleri entegre etmedeki başarısızlığı, sonuçlarını çarpıtmakta ve potansiyel olarak politika kararlarını yanlış yönlendirmekte.
Paez ayrıca sektörün dinamik doğasını hesaba katmadan geçmiş veri eğilimlerini geleceğe tahmin etmenin sorunlarını vurgulayarak çalışmanın metodolojisini eleştiriyor. Bu yaklaşım Bitcoin madencilik teknolojisinin karmaşıklığını yanlış anlama riski taşıyor.
Konuya İlişkin Dikkat Çeken Detaylar
Bu hatalı bakış açılarının aksine Bitcoin madenciliğinin sürdürülebilirlik alanındaki ilerlemelerine işaret eden kanıtlar giderek artmakta. Hidro-soğutma tesisleri ve atık gaz parlaması kullanımı gibi yenilikçi yaklaşımlar, sektör için daha sürdürülebilir bir rota çiziyor. Sektör analisti Daniel Batten da konuya ilişkin Mart 2023’te bu konuya değinmişti:
“Hashrate ve elektrik tüketimi artsa bile ağ emisyonları düşüş eğiliminde. Madencilerin sürdürülebilir enerjiye geçmesi bunun için büyük bir itici güç.”
Cornell Üniversitesi‘nin araştırması; rüzgar ve güneş enerjisi projelerinin erken aşamalarda uygulanabilirliklerini artırmak için Bitcoin madenciliği faaliyetlerinden nasıl yararlanabileceğini, böylece çevresel etkilerin nasıl azaltılabileceğini ve gelecekteki yenilenebilir projeler için nasıl gelir elde edilebileceğini gösteriyor.
Ayrıca sektör araştırmaları Bitcoin madenciliğinin elektrik şebekesi yönetimindeki olumlu rolüne işaret ediyor. Yükü hızlı bir şekilde ayarlama kabiliyeti ve kesintiye uğrayabilen yapısı, şebeke esnekliğine önemli ölçüde katkıda bulunabilir. Bu aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonunu da kolaylaştırır.
Özetle Paez’in incelemesi araştırmaya yönelik konuları düzeltmeyi ve Bitcoin madenciliğinin daha doğru bir şekilde anlaşılmasını sağlamayı amaçlıyor. Yenilenebilir enerji sektörü ile Bitcoin madenciliği topluluğu arasında köprü kuran şeffaf ve işbirliğine dayalı araştırmalara duyulan ihtiyacı savunuyor.