Girişimcilik son yıllarda özellikle birçok projenin ülkemizde başarıya ulaşmasıyla oldukça popüler hale geldi. Elbette riskli alanlarda başlatılan projelerin geri dönüşleri de daha büyük oluyor. İstanbul Üniversitesi İş Araştırmaları kapsamında Ali Osman Uymaz ve Ali Rıza Esmen tarafından 22.01.2021 tarihinde hazırlanan, 03.02.2022 tarihinde son halini alan makaleyi ele alıyoruz. Burada Bitcoin özelinde kripto para madenciliğini risklerini, motivasyon noktalarını ve madencilerin (veya spekülatif girişimcilerin) bu işe bakışını inceleyeceğiz.
Neden Bitcoin (BTC) Madenciliği?
Bu çalışmanın temel amacı Türk Bitcoin madencileri için spekülatif girişimciliğin boyutlarını belirlemektir. Bitcoin madenciliğine yönelen girişimcilerin motivasyon faktörleri incelendi ve 13 Bitcoin madencisinin görüşleri toplandı. Katılımcıların temel motivasyonu Bitcoin’e yatırım, Bitcoin’deki merkezi yönetim boşluğu, mevcut sistemin dışında yeni bir finansal yapının cazibesi, mutlak gizlilik fırsatı ve kaldıraç görevi görecek olan toplumun aşırı ilgisiydi.
Spekülatif girişimciler olarak Bitcoin madencileri, Bitcoin’in risklerinin ve aşırı volatilitenin farkındaydı. Bugünlerde arbitraj fırsatı daha çok MEV botlara, akıllı sözleşmelere geçmiş olsa da birçok kripto para madencisi arbitraj ile kolay para kazanmanın da cazibesine kapıldı.
Bitcoin değerindeki dalgalanmalar, spekülatif karakteri nedeniyle mevcut teori ve modellerle tam olarak açıklanamamaktadır. Bir Bitcoin madencisi olmak için mining sisteminin kurulumu sürecinde ciddi miktarda sermayeye ihtiyaç duyuluyor. Günümüzün eğitimli genç girişimcilerinin daha fazla para kazanma arzusunda olduğu biliniyor ve bu alan fırsat olarak görülüyor. Bitcoin madencileriyle yapılan görüşmelerde madencilerin daha fazla para kazanmak için bu alana girdiği görülüyor.
Bu girişimciler, mevcut sistemin dışında, spekülatif ve çok riskli yeni bir ekosistem oluştuğunun farkındadır. Ancak bu risk aynı zamanda daha büyük kazancın da temelini oluşturur.
Bitcoin Madenciliği
2008 küresel mali krizi sırasında Bitcoin, Satoshi Nakamoto tarafından her türlü ticarette finansal aracıları ortadan kaldırmak için yeni bir araç olarak piyasaya sürüldü. Amacı ödeme sistemlerinin geliştirilmesi ve karşılıksız para basımından kaynaklanan enflasyonun önlenmesiydi. Elektronik ticarette üçüncü bir tarafın doğrulamasına ihtiyaç duymadan karşı taraflar arasında hızlı, düşük maliyetli ve güvenli transferleri sağlayabilmek amacıyla Bitcoin başlatıldı.
Bitcoin’in tarihçesine bakacak olursak, “Bitcoinorg” 18 Ağustos 2008 tarihinde kurulmuştur. Bitcoin Genesis Bloğu 3 Ocak 2009 tarihinde yayınlanmış ve madencilik sistemi 9 Ocak 2009’dan 2040’a kadar 21 milyon Bitcoin üretilebilecek şekilde kodlanmıştır. Üretilen Bitcoin (kripto para) miktarı belirli kurallara bağlıdır yani ağ sabote edilerek bu kurallar değiştirilemez. Elbette %51 saldırısı gibi yüksek maliyet gerektiren riskler vardır. Ancak madenci gücündeki devam eden artış nedeniyle bu ihtimal her geçen gün sıfıra biraz daha yaklaşıyor.
5 Ekim 2009 tarihinde New Liberty Standard tarafından ilk BTC/USD döviz kuru oluşturulmuş ve 1309,03 Bitcoin 1 dolara eşit olacak şekilde alınıp satılmaya başlanmıştır.
Bitcoin üretimi elektrik kullanım maliyetine dayanıyordu. Bitcoin piyasasında iki aktör vardır. Birincisi Bitcoin madencileri, onlar kaynaklarıyla gerekli yatırımları yapıp blockchain teknolojisi ile Bitcoin blokları oluşturarak Bitcoin üreten ve kayıt sistemini güvende tutan gruptur. Diğeri ise kullanıcılar, diğer para birimleriyle Bitcoin satın alabilir ve Bitcoin’i ödeme ve para transferi işlemlerinde kullanabilir.
Bundan birkaç yıl önceye kadar Bitcoin madenciliğine tam anlamıyla bir iş gözüyle bakılmıyordu. Kurumsal şirketler kendi Bitcoin madenciliği operasyonlarını kurmadan önce birçok beyaz yakalı ek iş olarak bu alanda faaliyet gösterdi. Ancak bugün dünyanın dört bir yanında çok sayıda Bitcoin madenciliği operasyonu bulunuyor ve Bitcoin hash gücü tarihi zirvesini her gün daha yukarı taşıyor. Üstelik 2022 kripto para krizinin piyasalarda sebep olduğu yıkıma ve düşen madencilik gelirlerine rağmen.
Bitcoin madencileri ile yapılan görüşmelerde yüksek gelir beklentilerinin her zaman ön plana çıktığı gözlemlenmiştir. Bunu kısa vadeli kazançlar olarak yorulamamak gerekiyor. Bitcoin mining cihazlarının 12-18 ayda kendini amorti ettiğini düşünürsek bugünlerde para kazanmamasına rağmen (eskiye nazaran kayda değer kazançlar yok çünkü BTC fiyatı çok düşük) uzun vadede Bitcoin’in değerleneceğini düşünen yatırımcılar daha fazla hash gücü üretiyor.
Bitcoin Madencilerinin Görüşleri
Çalışmaya biri kadın olmak üzere toplam 13 Bitcoin madencisi katıldı. Bunlardan 2 tanesi doktora derecesine sahipti. 12 katılımcı araştırma yapıldığı sırada tam zamanlı bir işte çalışırken, katılımcılardan biri iş arıyordu. Tüm Bitcoin madencilerinin yatırım sermayesinin tamamını tasarruflarından karşılamıştır.
Peki meşhur Bitcoin manifestosunu kaçı okumuştu? Bitcoin manifestosunu okuyan 11 madenci vardı ve 9 tanesi bunun Bitcoin madenciliğine yatırım yapmasında etkili olduğunu söyledi.
6 Numaralı madenci şunları söyledi;
“Mevcut sistemin araçları ve kurumları özellikle ekonomik ve mali krizler ve değişim karşısında yetersiz kalmaktadır. Bazı insanlar büyük miktarlarda para transfer etmek ve esnek hareket etmek ister. Bazılarının manipülasyonu bu tür araçların güçlenmesine neden oluyor, karanlık bir ağ değil ama canlı, görünür bir oluşum. Küresel finansal krizler yaşandığı sürece, servetini korumak isteyen insanları Bitcoin’e ilgisi artmaya devam edecek.”
7 numaralı madenci madencilik sektöründe boşluklar olduğunun da farkındaydı.
“Bitcoin tüm basılı paralara bir alternatif. Yüksek faiz ve talep patlaması, küresel krizin bir göstergesidir. Mevcut para sisteminin ötesinde yeni bir sisteme ihtiyaç var”.
12 numaralı madencinin söyledikleri Bitcoin madencilerinin yüksek farkındalığına işaret ediyor. Şunları söyledi;
“Ekonomik krizlerde finansal özgürlük ve likidite paranın değerini korur. Geleneksel finans sistemi devletler ve bankalar tarafından yönetilir. Onlar mutlak güce sahiptir. Bu, hiçbir otoritenin engelleyemeyeceği yeni bir sistemdir ve güç herkese eşit olarak dağıtılmaktadır. Popülerliğinin temelinde özellikle mal varlığının korunması ve hızlı bir şekilde devredilebilmesi özelliği yatıyor”.
Fakat 2022 yılının Kasım ayına geldiğimizde Fed ve diğer merkez bankalarının yaptığı açıklamalarla değer kaybeden bir Bitcoin’imiz var. Üstelik 2008 krizinden daha büyük bir krize hazırlanırken Bitcoin düşünüldüğü gibi bir ilgi patlaması da yaşamıyor. Belki de 2023 yılı daha farklı olur ve resesyon sayesinde insanlar Bitcoin’in “mutlak güçten” kurtulma felsefesini anlar.