Bitcoin $98,673 uzmanı Tuur Demeester, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) Bitcoin’i hedef alan yeni raporunu “savaş ilanı” olarak değerlendirdi. ECB’nin yayımladığı bu belgede, Bitcoin’in orijinal vizyondan sapıldığı ve katılımcılardan sadece nakit çektiği iddia ediliyor.
Kriptoya Savaş İlanı
ECB tarafından hazırlanan araştırmada, Bitcoin’in Satoshi Nakamoto’nun ilk vizyonundan uzaklaştığı ve şimdi geç gelenler ile Bitcoin sahibi olmayanlardan kazanç elde ettiği ileri sürüldü. Raporda, halkın Bitcoin’e karşı yasaların çıkarılmasını talep etmesi gerektiği vurgulandı.
Adamant Research şirketinin baş editörü olan Demeester, ECB’nin bu raporunu en agresif otorite yorumu olarak nitelendirdi. Demeester, hükümet yetkililerinin ECB’nin “luddit argümanını” kullanarak Bitcoin’e yönelik vergiler veya yasaklar getireceğine inanıyor.
“Bitcoin alanını yıllarca izlediğimde, bu kadar agresif bir rapor görmemiştim. Merkez bankası ekonomistlerinin Bitcoin’i varoluşsal bir tehdit olarak gördükleri açıkça belli.”
Bitcoin’e Yönelik Olası Önlemler
Demeester, Bitcoin’in ulusal ve uluslararası seçimlerde önemli bir siyasi sınır hattı haline geleceğini belirtti. BTC sahiplerinin, hükümetlerin temel mülkiyet haklarını tanımasını sağlamak için harekete geçmeleri gerektiğini savundu.
“Bu, yatırımcılar ve yatırımcı olmayanlar arasındaki bir savaş değil. Bireyin doğal hakları ile kolektivizm ve merkezi planlamanın başarısız ideolojileri arasında tarihi bir çatışma olacak.”
ECB’nin bu yaklaşımı, Bitcoin topluluğunda endişelere yol açarken, bazıları hükümetlerin kripto paralar üzerindeki kontrolünü artırabileceği uyarısında bulunuyor.
Bitcoin savunucuları, ECB’nin raporunun merkeziyetsiz yapıya ve bireysel özgürlüklere karşı bir tehdit oluşturduğunu öne sürüyor. Topluluk, Bitcoin’in özgürlük ve bağımsızlık sembolü olarak önemini vurguluyor. Bitcoin ağını kullananlar ve yatırımcıları, ECB’nin tutumuna karşılık alabileceklerini ve kripto para ekosisteminin geleceği üzerinde etkili olabileceklerini belirtiyor.
Bitcoin’in geleceği, ECB’nin politikaları ve küresel ekonomik koşullar tarafından şekillenebilir. Kullanıcılar, değişen yasal düzenlemelere uyum sağlamak için dikkatli olmalı ve yatırım kararlarını buna göre vermelidir.