Ripple (XRP), bir yıldan fazladır içinde bulunduğu SEC davası ile sürekli olarak gerilimli bir frekansta gündemde olmaya devam ediyor. Özellikle SEC’in Ripple’ı menkul bir kıymet olarak görüp, yasa dışı satışlar yapması ile suçlamasıyla Ripple, sürekli olarak belgelerle ilerlemek ve savunma yapmak durumunda kalıyor.
Son olarak Ripple’ın CEO’su Brad Garlinghouse, Ripple’ın uluslar arası hukuka ve OFAC yaptırımlarına uyduğunu, SWIFT ile herhangi bir anlaşmazlık veya karışıklık olmadığını da vurguluyor.
Ruslar Kriptoya Yöneliyor
Diğer yandan Avrupa ve Ukrayna destekçisi birçok ülke, Rus bankalarının küresel finansal işlemlerin temel iletişim ağı olan SWIFT tarafından erişim engeline tabi tutulmasını istiyor ve yaptırımlarını arttırıyor. Eğer SWIFT, Rusya’ya erişim engeli koyarsa olası senaryoda Rusya Merkez Bankası’nın olabilecek en büyük darbeyi alabileceği düşünülüyor.
Bu gelişmelerle beraber Ruble-Bitcoin (RUB/BTC) hacmi ise 9 ayın en yüksek seviyesine ulaştığı görülüyor. Diğer bir deyişle Ruslar, kripto paralara yöneliyor ve daha fazla Rus’un giderek kriptoyu tercih etmesi bekleniyor. Bu noktada Ripple CEO’su, XRP’nin hem SEC davasıyla hem de Rusya’ya karşı mevcut olan yaptırımlarla ilgili olarak yasaların yanında net bir duruş sergilediklerini belirtiyor. Dolayısıyla CEO, XRP-SWIFT krizinin olmadığının altını çiziyor.
SEC Davası Son Gelişmeler
Öte yandan SEC davasına yeni bir yargıcın atanması, eski mühürlü belgelerin açılması ve XRP’nin menkul kıymet tartışmasına netlik kazandırabilecek iki adet belgenin eklenmesi ile Ripple, kamuoyu nezdinde bu savaşı kazanmış görülüyor ancak dava hala sürüyor.
Ripple, yalnızca menkul kıymetler düzenlemeleri konusunda değil ayı zamanda çok çeşitli bankacılık, kara para aklama ve vergi yasalarının ihlali gibi konularda da mahkemece netliğe ulaşılmasını bekliyor. Bunlara ek olarak Ripple, doğru olanı yapan bir şirket olduğunu ve SEC’in Ripple’a karşı tutumunu saldırgan bulduğunu söylüyor. Konuyla ilişkili olarak Ripple baş hukuk müşaviri, SEC’in gerekli belgeleri incelemesi gerektiğini ve ayrıca duruma tepki vermek yerine proaktif çözümlerle sonuca doğru gitmesi gerektiğini belirtiyor.