Gelecek bu dünyalar üzerine inşa ediliyor!
Blockchain teknolojisinin ortaya çıkması ve üzerine yapılan geliştirmeler ile birlikte bu teknolojinin çok fazla yer aldığı alan ortaya çıktı. Bunu hiç birimiz inkar edemeyiz ve etmemeliyiz de! Bunların çoğu ileriye dönük olarak hayatımızı hızlandırmak ve kolaylaştırmak üzerine yapılan geliştirmeler. Çünkü hak verirsiniz ki, hiçbir şey yerinde sabit kalamaz, gelişim ve değişim vazgeçilmezdir. Tabi doğru kullanıldığı sürece… Blockchain teknolojisinin gelişim gösterdiği ve başkalaşım geçirmeye çalıştığı alanlardan bir tanesi de oyun sektörü.
Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’deki oyuncu sayısı 2018 yılından 2022’ye kadar olan dönemde yaklaşık olarak 30 milyondan 42 milyona çıktı. Türkiye’de çok genç bir nüfus var. Hem oyun oynama saatleri arttı hem de yeni oyuncu sayısı arttı. Burada yaş kavramına bağımsız olarak değiniyorum. Çünkü 7’den 70’e oyun oynayanların sayısı arttı ve artmaya da devam ediyor. Bu da Blockchain teknolojisinin ele aldığı kripto para ve NFT gibi geliştirmeler ile birlikte düşünürsek, insanların daha fazla kazanmak ve vakit geçirmek için bu alana ilgisinin artacağını gösteriyor. O yüzden bu alanlar üzerinde Play to Earn adı altında oyunlar inşa ediliyor ve Metaverse yapıları kuruluyor.
Play to Earn Nedir?
Türkçe’deki karşılığı Oyna-Kazan olan Play to Earn kavramı daha çok NFT’lerin popüler hale gelmesiyle adından söz ettirdi. NFT’lerden önce bu yok muydu? Elbette vardı, örneğin 2015 yılına gidelim. Metin2 gibi popüler online oyunlar o günlerde ciddi miktarda oyuncu sayısına sahipti. Kimileri adeta bağımlılık derecesinde günün 18-19 saatini bu sanal alemde geçiriyordu. Bir nevi metaverse’ün erken dönem karşılığı gibi olan bu alem, karakterlerin geliştirilmesine odaklanmıştı. Canavarların metin taşlarını kesmesi ile kullanıcılar hem seviye atlıyor hem de oyunda kullanabilecekleri nesneler alıyordu. Bunlarla silahlarını geliştiriyor, karakterlerinin yeteneklerini iyileştiriyorlardı. Bazı kullanıcılar Metin2 gibi oyunlardan şimdiki Play to Earn platformları gibi yararlanıyordu. Geliştirdiği kılıçları, zırhları hatta oyun içi paraları TL karşılığında ikincil pazarlardan satışa çıkarıyordu. Ancak hiçbir platform kendi marketi dururken oyuncuların diğer oyuncularla alışveriş yapmasını istemez. Çünkü bu geliri düşürür. Nitekim tespit edilen kullanıcılar platformdan 50-60 yıl gibi (süresize yakın) sürelerle engelleniyordu.
Fakat geçtiğimiz yıl hayatımıza NFT kavramı girdi (daha önce de vardı ama yaygınlaştı) ve bunun oyunlarda uygulanabilirliği denendi. Başarılı da olundu. İnsanlar blockchain tabanlı veya blockchain ile belirli noktalarda entegre Play to Earn oyunları sayesinde elde ettikleri nesneleri oyunun kendi marketinde satabilir hale geldi. Bugün halen Metin2 gibi tutmuş oyunların PVP serverları bu modeli neden uygulamaya başlamadı anlamıyorum. P2E ile harcadıkları zamanın maddi karşılığını alan yatırımcılar kripto para girişimcilerinin daha fazla dikkatini çekti. Sayısız P2E girişimi ortaya çıktı.
Decentraland Nedir?
Decentraland ismini, Metaverse furyası ilk başladığı zamanlarda duymuştuk. Hatta haberlerde bile son dakika haberi olarak geçiyordu. Hatırlar mısınız? “Sanal araziler çok hızlı ve çok pahalı fiyatlara satılıyor. İstanbul’un sanal köprüsü alındı” gibi haberleri. 🙂 Bunlar şimdilik duruldu ama ileriye dönük olarak tekrardan böyle haberleri duymayacağımızın garantisini veremem. Decentraland normal hayatımızda var olan şeylerin aslında sanal evrende de yapılabilir hale getirilmeye çalışıldığı bir oyun platformu. Tabi günümüzde mevcut olan oyunlardan farklı olarak kripto paralar, NFT’ler kullanılabiliyor. Yani sizler sahip olduğunuz NFT’leri burada sergileyebiliyorsunuz veya başkasının sergilediği NFT’leri satın alabiliyorsunuz! Hem de MANA ismi verilen kripto para birimi ile… Blockchain teknolojisine değer veren şirketlerin, Metaverse alanında adını duyurmak için buralarda kendi sanal mağazalarını oluşturduğunu da unutmamak lazım. Çünkü kurumsal şirketler geleceğin bu alana yöneleceğine inanıyor ve yatırımlarını şimdiden yapıyorlar.
Bunun en güzel örneklerinden bir tanesi olarak Mack Zuckerberg’in Meta oluşumunu örnek verebilirim. Zuckerberg’in yapmak istediği, giyilebilir teknolojiyi hızlı bir şekilde geliştirerek bu gibi Metaverse platformlarında duyusal, işitsel, görsel olarak tüm hissiyatı yaşamamıza imkan tanımak.
O yüzden dünya devleri bu alana yatırım yapıp teknolojiye yön vermeye çalışırken, bizlerin de şimdiden bu alanlarda deneyimimizi arttırmamız gerekiyor. Sizlere sunacağım içerikler ile birlikte Play to Earn adı altında inşa edilen Decentraland metaverse’ü ile başlayıp, bunların nasıl oynandığını, oyun içerisinde neyin ne almana geldiğini, NFT ve kripto para birimlerinin nasıl kazanıldığını ve bunların satışının nasıl gerçekleştirildiğini deneyimlerim sonucunda aktarmaya çalışacağım.
Dilerseniz aşağıda bıraktığım video içeriği ile birlikte geleceğe yön verecek olan Decentraland metaverse’üne hep birlikte göz atalım ve bu sanal deneyimi yaşamaya başlayalım.