Yıllardır devam eden XRP Coin davası kripto para yatırımcılarının gündemini fazlasıyla meşgul etti. Şimdi önemli bir gelişme oldu. Ara özet kararda ikincil piyasa satışlarının menkul kıymet olarak tanımlanamayacağı söylenmişti. SEC buna itiraz etmiş ancak hakim temyiz başvurusunu (ara temyiz) kabul etmemişti. Maç 2-0 olduktan sonra Ripple bugün SEC’e üçüncü golünü attı.
Ripple Davası: SEC Pes Etti
Ripple kurucu ortaklarına açılan dava düşürüldü. Ancak XRP’nin kurumsal satışları için süreç halen devam edecek. Yani maçın 4-0 veya 3-1 bitmesi gerekiyor. Hukuk mücadelesinde 3 büyük başarı elde eden Ripple cephesi XRP Coin’in yazı hazırlandığı sırada 0,52 dolar sınırına dayanmasını sağladı.
Ripple tarafından yapılan ilk açıklama şöyle;
“Kurumsal blockchain ve kripto çözümlerinde lider olan Ripple, bugün CEO Brad Garlinghouse ve İcra Kurulu Başkanı Chris Larsen’in ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından kendilerine yöneltilen tüm iddialardan aklandığını duyurdu. SEC, hükümet tarafından çarpıcı bir teslimiyetle suçlamaların önyargılı olarak reddedilmesi yönünde oy kullandı.
Bu zafer, Garlinghouse, Larsen ve Ripple için art arda gelen üçüncü zaferdir ve “XRP’nin kendi başına bir menkul kıymet olmadığını” ilan eden Temmuz 2023 kararının ve SEC’in geçici temyiz talebini reddeden Ekim kararının hemen ardından gelmiştir.”
Ripple CEO’su Brad Garlinghouse şunları söyledi;
“Yaklaşık üç yıldır Chris ve ben, siyasi bir gündemi olan haydut bir düzenleyicinin asılsız iddialarına maruz kaldık. SEC, offshore borsalarda müşteri fonlarını çalan suçluları aramak yerine, ABD merkezli düzenlenmiş bir iş kuran iyi adamların peşine düştü. SEC, Chris ve bana karşı saçma tiyatrolarının üzerindeki perdeyi indirdiğine göre, bu bölümün bir kez ve herkes için kapatılacağı günü dört gözle bekliyoruz.”
Yönetim Kurulu Başkanı Chris Larsen şunları söyledi;
“Bugün, Amerika’da kriptoyu boğmaya yönelik siyasi bir gündemi ilerletmek için kuralları kötüye kullanmaya yönelik rahatsız edici bir girişime karşı verdiğimiz mücadelede yasal olarak haklı çıktık ve kişisel olarak kurtulduk. Dosyalandığı günden itibaren kusurlu olan kötü niyetli bir saldırıya karşı kendimizi savunmak zorunda bırakılmamız bir travmadır. Nihayetinde adalet galip gelmiş olsa da, hükümetin bu noktaya gelmesine neden olan eylemleri, bu davanın kaynağı ve motivasyonu hakkında soru işaretleri yaratmaktadır. Açık ve kanıtlanmış çıkar çatışmaları olan siyasi bağlantılı özel çıkar gruplarının, bizi kişisel olarak mahvetmek ve itibarımızı zedelemek amacıyla isimlerimizi çamura bulamaları idari devlet tarafından yapılan bir suiistimaldir.”