Eski Başkan Donald Trump, Bloomberg Businessweek’e verdiği son röportajda dördüncü bir NFT koleksiyonu çıkarmayı planladığını açıkladı. Bu röportajda Trump, önceki NFT koleksiyonlarının başarısının altını çizerek, 45.000 dijital karttan oluşan geçmiş koleksiyonların her birinin bir gün içinde tükendiğini belirtti. Trump’ın yeni bir seri başlatma kararı, kamuoyundan gelen talep ve kripto para dünyasında oluşan coşkudan kaynaklanıyor.
Yeni Bir NFT Koleksiyonu Gelebilir
Mayıs ayında Mar-a-Lago’da düzenlenen bir gala etkinliğinde Trump yeni bir NFT koleksiyonu olasılığını ima etmiş ancak bu konuda kesin konuşmamıştı. Arz ve talebin önemini vurgulayarak, NFT’lerinin sürekli başarısının her zaman garanti edilemeyebileceğini öne sürdü. Bununla birlikte, devam eden ilgi ve piyasa talebi göz önüne alındığında, başka bir sürümle devam etmeye karar verdi.
Trump’ın kripto para ve NFT sektörlerini hoş karşılaması ve bu alanda adım atması, önceki şüpheciliğinden önemli bir değişime işaret ediyor. Mayıs ayında başkanlık kampanyası, başarılı bir strateji olduğu kanıtlanan kripto para bağışlarını kabul etmeye başladı. Wall Street Journal’ın bir haberine göre, son çeyrekte kampanyası tarafından toplanan 331 milyon doların yaklaşık 3 milyon doları kripto para bağışlarından geldi.
Trump Önemli Bir Adım Daha Attı
Dahası, Trump’ın Bitcoin yanlısı bir politikacı olan Senatör J.D. Vance’i aday olarak seçmesi, kripto para topluluğuyla olan uyumunun altını çiziyor. Kraken’in kurucu ortağı Jesse Powell ve Gemini’nin kurucu ortakları Tyler ve Cameron Winklevoss gibi kripto para sektöründeki önemli isimler, Trump’ın yeniden seçilme kampanyasına ve America PAC ve Fairshake gibi bağlı süper PAC’lere önemli katkılarda bulundu.
Trump’ın kripto para endüstrisi ile artan rahatlığı, etkileşimlerinde ve onaylarında açıkça görülüyor. Bağış toplama etkinliklerinde kripto para destekçilerini “üst düzey insanlar” olarak tanımladı ve başta Çin olmak üzere diğer ülkelerin kripto para alanına hakim olmasına izin vermemenin önemini kabul etti. Trump’ın kripto paraya yönelik stratejik dönüşü, ABD’nin bu teknolojiyi tam olarak benimseyip geliştirmemesi halinde diğer ülkelerin bu fırsattan yararlanacağı inancından kaynaklanıyor.