Yaşanan bir gelişmenin kimlerin işine yaradığını sorgulamak bize olayın sonuçlarıyla ilgili önemli fikirler verebilir. Peki Terra (LUNA) ve UST’nin düşüşü kimlerin işine yaradı? 1 dolara sabit olması gereken UST nasıl bu denli hızlı değer kaybetti? Kripto para yatırımcılarını yakın zamanda neler bekliyor? İşte tüm detaylar.
UST Düşüşünün Gerçek Sebebi Ne?
Algoritmik stablecoin kavramını büyük ölçüde Terra ile gördük. Dolara sabitlenen kripto paranın “kod” sayesinde korunması fikri topluluğa merkezi olmayan stablecoinler konusunda umut aşıladı. Peki buna neden ihtiyaç vardı? Elbette USDT gibi merkezi stablecoinlerin rezervlerini şeffaf olarak paylaşmıyor oluşu ve geçmişte yaşanan olumsuz tecrübeler bu ihtiyacı doğurdu. Bildiğiniz üzere Tether birkaç kez karşılıksız dolar tokeni bastığı ve fiyat manipülasyonuna sebep olduğu için ceza ödedi.
UST ve Terra’nın LUNA’sı fiyatın 1 dolara sabit kalması için birlikte çalışır. UST tutan yatırımcılar ellerindeki TerraUSD (UST)’leri vererek karşılığında 1 dolar değerinde LUNA alır. Böylece fiyat her zaman 1 dolara sahip kalır. Ancak aşırı UST satışıyla bu denge bozuldu. Yatırımcılar ellerindeki UST’leri götürerek yine 1 dolar değerinde LUNA aldı. Daha düşük değere sahip UST ile bunun sürekli olarak tekrarlandığını düşünün. Elbette LUNA’nın arzı bunu karşılayamadı, fiyatı düştü, düştükçe daha fazla LUNA basıldı. Daha fazla LUNA, UST almak için kullanıldı böylece çöküş döngüsü başladı.
Do Kwon, yani Terra’nın kurucu ortağı iddialara göre 2020 yılında benzer bir modelle algoritmik stablecoin çıkardı. Ancak bu proje başarısız oldu ve fiyatı 0,01 dolara kadar (bugünlerde) düştü. Bu projede takma isimle görev aldı sonrasında tüm izlerini silmeye çalıştı. Peki Do Kwon, UST’nin sonunun böyle olacağını tahmin etti mi? Bunu önlemek için geçmişteki başarısız tecrübelerinden hangi dersleri çıkarıp önlem aldı? Veya neden önlemler almadı? Tüm bunları olayın sıcaklığı geçtikten, belki de birkaç ay sonra öğrenebileceğiz.
Terra UST Düşüşü Kimlerin İşine Yaradı?
Burada çok fazla iddia var. Öncelikle sistemi bozan bir organize saldırı olduğu açık. Benzer bir saldırı farklı bir kripto paraya hatta bir bankaya yapılsaydı sonuç farklı olmayacaktı. Tüm müşterilerin herhangi bir bankadan parasını çekmek istediğini düşünün? Bankanın da eş zamanlı olarak talepleri karşıladığı senaryoda, banka ciddi bir krizle karşı karşıya kalır. Çünkü modern finansal sistem bu temelin üzerine inşa edildi.
USDT için de benzer şeyleri yakın zamanda yaşadık. Evergreen hisselerinin rezervde çoğunluk olduğu iddialarının kripto paraları nasıl aşağıya çektiğini hatırlayın.
Kimilerine göre Do Kwon egosuna yenik düştü ve Genesis Trading’e elini açık etti. Arkasından Cidatel ve diğer dev finans şirketleri organize saldırıyı tetikledi. FUD’un oluşmasıyla birlikte normal kullanıcıların korkuya kapılıp saldırının etkisini büyüttüğü aşikar. Cidatel bugün akşam saatlerinde böyle bir organizasyonun içinde yer almadığını açıkladı.
Kripto ekonomisini denizaşırı bir ülke olarak düşünürseniz, geleneksel para birimleri için alternatif kripto para birimi piyasaları döviz piyasaları gibidir. Likit döviz piyasaları, dünya çapında ticareti ve finansmanı kolaylaştırarak gayri safi yurtiçi hasılasını artırabilir. Ancak bunlar ek olarak sorunları tetikleyecektir. Uluslararası döviz değerleri, yatırımcı görüşleri ve parasal akışlardan ziyade ticaret akışlarından gelen temel arz ve talep veya satın alınan enerji paritesi tarafından çok daha az itilir. Uluslararası döviz oynaklığı ve düzensiz fon akışları, gerçek ekonomiler için yıkıcı olabilir. Bu nedenle, çoğu hükümet ve merkez bankası, döviz ve denizaşırı ticareti ele almak için ciddi çaba harcar.
TerraUSD başarısız olursa, kripto şirketlerinin temel değeri hakkında bir şey söylenmeyecek. Ancak muhtemelen bu şirketlerin, öğeler ve kripto dışı şirketler için kullanılan aynı para sistemine dahil edilebileceği umutlarına bir darbe olacaktır. Belki er ya da geç kripto şirketlerine ihtiyaç duyan kişiler onları satın almak için kripto kazanmalı ve kripto girişimlerinin geliri içinde yer alması gereken alıcılar bu gelirleri kripto şirketlerine harcamalıdır. Daha da önemlisi, TerraUSD başarısız olursa, istikrarı sürdürmek için likiditeye bağlı olan birçok geleneksel para kuruluşunun umutlarına büyük bir darbe olacaktır. Bu, merkez bankalarını, borsada işlem gören fonları, yatırım fonlarını, türev takas odalarını, menkul kıymet satıcılarını ve daha birçoklarını içerir.
Eğer Terra başarısız olursa dünya genelindeki düzenleyiciler kripto paraların ve özellikle stablecoinlerin risklerini net gösteren bir örneğe sahip olacaklar. Hatta başarısız olmasa bile son günlerde yaşananlar onlara bunu söyleme hakkı tanıyacak. Böylece geleneksel finans piyasalarındaki sıcak paranın kripto paralara akışının da önü kesilecek. Veya en azından “özgürlükler” çerçevesinde “kısıtlamalara” karşı çıkanlara karşı bu “riskler” güçlü bir argüman olarak kullanılacak.
Hangi şirketlerin bu düşüşten kazançlı çıktığını bilmek zor fakat net olan şey, devletlerin tam da ihtiyacı olan “kötü örnek” bugünlerde ete kemiğe büründü altın tepside düzenleyicilere sunuldu. Hazine Bakanı Yellen, Salı günü acil bir şekilde stablecoin düzenlemesini bu yıl yürürlüğe sokmalıyız derken bunun kastediyordu. Önümüzdeki günlerde Türkiye dahil dünyanın dört bir yanındaki düzenleyici kurumlardan daha sert düzenleyici çerçeve açıklamaları duyabiliriz.