Çin genişlemeye devam ediyor ve bugün bankalara ek 55 milyar dolar dolar sermaye desteği duyurdu. Ancak Trump kendi ülke ekonomisini de sarsabilecek biçimde (ve bunu umursamadan) Çin’e karşı savaşı bir sonraki aşamaya taşıyor. Çin’in fiyat avantajının yanında üst düzey teknoloji ihraç çabası Trump engeline takılıyor.
Çin ve ABD Son Durum
Trump yönetiminin son önerisi ABD limanlarına gelen Çin gemilerine 1,5 milyon dolara varan ek vergiler vadediyor. Küresel ticaret savaşında bir sonraki aşamayı temsil eden bu öneri aslında ABD’li tüketicilerin ürünlere daha pahalıya ulaşması anlamına da geliyor.
Hammaddeden tutun ithal kargolara kadar her şeyin fiyatını artıracak bu hamle Trump’ın enflasyonla mücadele vaatleriyle çatışıyor. Gavekal Research’e göre ABD dış ticaretinin yüzde 80’i gemilerle taşınıyor. Bunun çok az bir kısmında ABD bandralı gemiler kullanılıyor. ABD’li tüccarlar da Çin menşeili gemilerle mal getirdiğinden Trump’ın önerisinin zararı Çin kadar kendi ülkesine de dokunacak gibi görünüyor.
İkinci dünya savaşından sonra dünyanın tek bir Pazar olarak görüldüğü küreselleşme anlayışı ABD ve müttefikleri tarafından inşa edilmiş bir ticaret yaklaşımıydı. Ancak geldiğimiz noktada Trump’ın “ÖNCE AMERİKA” söylemi küresel ekonomik gücünü, talep kapasitesini kullanarak ülkeleri zorlu anlaşmalara hatta izole etmeye itiyor.
ING son raporunda şunları yazdı;
“ABD’ye limanlar aracılığıyla giren ithalatın önemli bir kısmı doğrudan ağır para cezalarına tabi olacaktır. Bu ek masraflar muhtemelen taşıyıcılardan nakliyecilere ve nihayetinde ithalatçı ve ihracatçılara aktarılacaktır.”
24 Mart tarihine kadar teklifle ilgili yorum toplanacak ve ardından Trump aniden bir idari emirle bunu yürürlüğe koyabilecek. Özetle Trump, Çin’e ek masraf yazıyor ve Çin’in ek masrafları ABD vatandaşlarının daha pahalıya mal almasına neden oluyor en nihayetinde ABD’de enflasyon artarken kripto paralarda üzerindeki baskı yükseliyor.
Trump’ın Stratejisi
Trump’ın danışmanları, Başkan’ın Pekin üzerindeki baskıyı arttırmaya devam edebileceğini ve bu sayede Çin’den tavizler alabileceğini söylüyor. Bu strateji Türkçedeki “ölümü gösterip sıtmaya razı etme” deyimine benzetilebilir çünkü Trump tam olarak bunu yapıyor. Aniden gümrük tarifesi emirleri imzalıyor ve ne kadar ciddi olduğunu gösterirken karşıdan göreceğiz tavizlerle tutumunu yumuşatabileceğinin sinyalini veriyor.
Bu strateji ilk 100 günde ulaşılacak hedeflere odaklanıldığını gösterirken önümüzde halen 64 gün var. Trump bu sert tutumunu birkaç ay daha sürdürüp nihayetinde kazançlı bir uzlaşı hedefliyor. Ardından kendini faizleri düşürebilecek güçte gördüğünden içerideki hamlelerine odaklanacak. Fakat bu süre zarfında kripto paraları da içine alan risk piyasalarının işi zor. Üretimi ABD’ye kaydırıp rakip ülkelerin mal fiyatlarını düşürmesi ve ABD’ye içerideki üretiminden kaynaklı vergi kazancı sağlaması hikayesi en iyi senaryoda bile birkaç ay içinde olabilecek bir şey değil. Özetle makro cephede Trump’ın stratejisi kripto üzerindeki baskıyı güçlü tutacak gibi görünüyor.