Yatırımcıların Bitcoin için merakla beklediği en önemli gelişme tüm zamanların en yüksek seviyesinin (ATH) kırılması olabilir. Ancak Bitcoin bunu son yaşanan yükselişte üç farklı ülke fiat para birimi bazında başardı. 23-24 Ekim tarihleri arasında 30 saatlik bir süre diliminde Türkiye, Arjantin ve Nijerya’da Bitcoin fiyatı ATH seviyesini yeniledi.
Üç Fiat Para Birimi Bazında ATH Kırıldı
Yaşanan bu gelişmede elbette Bitcoin’in son dönemde %16’lık fiyat artışının da etkisi var ancak burada asıl etken bahsi geçen ülkelerde devam eden devalüasyon problemi. Naira ve Türk lirası 24 Ekim ve 25 Ekim tarihlerinde ABD doları karşısında en düşük seviyelere geriledi. Arjantin pesosu ise ABD doları karşısında tüm zamanların en yüksek seviyesinden sadece %0,85 uzakta.
Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre Venezuella bolivarı şu anda %360’lık yıllık enflasyon oranıyla en yüksek enflasyon oranına sahip. Bunu ise Zimbabve doları %314, Sudan poundu %256 ve Arjantin oesi %122 ile takip ediyor.
IMF’nin verilerine göre Türk lirası %51’lik yıllık enflasyon oranıyla bu listede altıncı sırada yer alırken, Nijerya nairası 525’lik yıllık enflasyon oranıyla 15. sırada yer alıyor. Kripto araştırmacıları uzun zamandır Bitcoin ve stablecoin gibi kripto varlıkları yükselen enflasyona karşı bir koruma olarak görüyor.
Dikkat Çeken Veriler
Veri analiz platformu Chainalysis tarafından 12 Eylül’de yayınlanan bir rapora göre Nijerya, Türkiye ve Arjantin dünya genelinde kripto para benimsenmesinde ilk 15 sırada yer alıyor. Bu listede Nijerya ikinci, Türkiye 12. sırada ve Arjantin 15. sırada yer aldı.
Ülke vatandaşları her ne kadar kriptoyu benimsese de ülke hükümetleri bu konuda aynı görüşe sahip değil. Nijerya Merkez Bankası, Şubat 2021’de yerel bankaların kripto para borsalarına hizmet vermesini yasaklamasının ardından sonunda kripto para birimlerine daha ılımlı yaklaşmaya başladı.
Aralık 2022’de Nijerya’nın kripto para birimlerini yatırım sermayesi olarak tanıyan bir yasa tasarısını geçirme niyetini açıklamasıyla ilerleme kaydedildi ve hükümet duruşundaki değişimin arkasındaki ana nedenlerinden biri olarak küresel uygulamalara ayak uydurma ihtiyacı gösterildi.