Kripto para piyasalarına odaklanan ve başarıya ulaşmış çok fazla ABD merkezli şirket var. Halka arz edilenler bile oldu. Ancak gücünü inovasyondan alan ABD bu sefer geçmişte çip konusunda yaptığı hatayı tekrar etmek istiyor gibi görünüyor. Hong Kong adımı ve ABD’nin mevcut yaklaşımı bize ne anlatıyor?
Çin ve Kripto Paralar
Amerika’nın kripto endüstrisi üzerindeki baskısı, dijital finansı benimsemek isteyen Asya ülkelerinin işini daha da kolaylaştırıyor. Çin, genel kripto karşıtı tutumuna rağmen artık bu alanda baskın olmak için ciddi avantaja sahip.
26 Haziran’da ABD siyaset odaklı yayın organı Politico, Çin’in “para ve finansın geleceğine hükmetme yarışını” kazanmak için birden fazla yolu olduğunu bildirdi. Hong Kong’daki özel idari bölgesi sayesinde Çin’in çok yönlü bir kripto yaklaşımı var. Pekin, bireyseller için kriptoyu yasakladı ancak kendi blockchain ağlarını ve merkez bankası dijital para birimlerini yaygınlaştırmak için tüm hızıyla çalışıyor. Hatta Ethereum ağı üzerinden Çin devlet bankasının tokenize varlık ihracı gerçekleştirdiğini bile gördük. Bu dönüm noktasıydı.
Politico, dünyanın en büyük stablecoin ihraççısı Tether’in Hong Kong merkezli bir şirkete ait olduğunu bildirdi. Ayrıca, Hong Kong‘daki düzenleyiciler bölgedeki büyük bankalara kripto borsalarına bankacılık hizmetleri sağlamaları için baskı yapıyor. Peki ABD, İngiltere gibi bölgelerde durum ne? Tam tersi, ABD merkezli bankalar bölgede kripto şirketlerinin işini zorlaştırmak için elinden geleni yapıyor. Kripto dostu Silvergate ve Signature bankalarının iflasının ardından Binance uzun süre USD transferlerinde sorun yaşadı. Bunu aşmak için çeşitli aracılardan destek aldılar.
Kripto Paraların Geleceği
Hong Kong derecelendirme kuruluşu HKVAC da çok çeşitli alınıp satılabilir kripto varlıkları sunan sanal varlık endeksini duyurdu. Politico, Çin’in para ve finansı bozmak için kripto üzerine bahis oynadığını ve Amerikalı düzenleyicilerin de onun ekmeğine yağ sürdüğünü bildirdi. Bu biraz abartı gibi görünse de Web3 alanındaki kazanç potansiyelinden ABD’nin uzaklaştığı kesinlikle bir gerçek. Batı, trilyon dolarlık devlerle kripto paralara yatırım kanalları açma yolunda olsa da kripto şirketlerine düzenleyici netlik sağlanmadığı, onları kendilerine çekemediği sürece maksimum faydayı elde edemeyecekler.
Kripto hamlesi sadece Çin ve Hong Kong’da gerçekleşmiyor. Japonya ve Singapur da kendi başlarına kripto merkezleri olma yarışında. Türkiye de tıpkı ABD gibi bu yarışta regülasyon eksikliği nedeniyle geri kalıyor. Söylentiler üçüncü çeyrekte beklenen yasanın çıkacağı yönünde ancak bunun ne denli kucaklayıcı olacağı da meçhul.