Kripto para piyasasında yatırımcıların aklında soru işareti uyandıran bir başka konu stablecoin şirketleri oluyor. Bu şirketler ABD dolarına endeksledikleri token’larını her ne kadar piyasaya sunuyor olsalar da günümüze kadar birçok önemli projenin iflas ettiğine tanık olduk. Özellikle Terra çöküşünün ardından yaşanan gelişmeler bu konuda artık bir düzenleme yapılması gerektiğini gösteriyor.
Bir İşlem İle Tüm Varlığını Kaybetti
11 Ekim’de yaşanan bir kriz tekrar stablecoin şirketlerinde yaşanan sorunları gündeme getirdi. Gayrimenkul destekli stablecoin projesi Real USD (USDR) ciddi bir sorunla karşı karşıya kaldı. ABD dolarına endeksli olan projede dün yaşanan olaylar bir yatırımcının 131.000 dolar değerinde yatırımının yok olmasına neden oldu.
Blockchain analiz firması Lookonchain’in yayınladığı bir rapora göre yatırımcı elinde bulundurduğu USDR token’ları USDC ile takas etmek isterken işlemin gerçekleşmesi ile varlıklarını kaybetti. Takas işlemi için BNB ekosisteminde yer alan DeFi platformu OpenOcean’ı kullanan yatırımcı bu işlemini USDR’ın likidite sorunu nedeniyle değerinin yaklaşık %50 oranda düştüğü bir zamanda gerçekleştirdi.
Arbitraj Botu Devreye Girdi
Ekosistemde yer alan bir bot ise bu arbitraj fırsatından yararlanarak gerçekleştirdiği bir dizi işlem ile 107.000 dolar kar elde etti. DeFi protokollerinde yaşanabilen likidite zayıflığı ile token değerinde düşüşler %100’e kadar ulaşabilir. Bu düşüşlerin sadece bir protokolde yaşanması ise DeFi alanında sıkça görülür ve bu durumda arbitraj botları devreye girer.
Buna benzer bir olay Eylül 2022’de de gerçekleşmişti. Bir yatırımcı Uniswap üzerinden DEX V2 aracılığıyla 1,8 milyon dolar değerinde cUSDC satmak istemiş ve karşılığında sadece 500 dolar değerinde varlık almıştı. Bu olayda de MEV adı verilen robot 1 milyon doların üzerinde kar elde etti. Bu olaylarda herhangi bir hack saldırısı söz konusu değildir.
11 Ekim’de USDR, yaşanan bu olayların ardından piyasadan çekildiğini açıkladı. Projenin birçok kurumsal şirket tarafından desteklenmesine rağmen lansman tarihinde 45 milyon dolarlık şirket varlığının yalnızca %15’i token’ı destekleme için ayrılmıştı. Geriye kalan varlıklar ise tokenize edilmiş gayrimenkul varlıklarla destekleniyordu.