Bank of America, ABD Merkez Bankası’nın 2025 yılı içerisinde Mayıs, Temmuz, Eylül ve Aralık aylarında olmak üzere dört kez faiz indirimi yapabileceğini öngördü. Bu açıklama, para politikasında olası gevşemeye dair beklentilerin artmasına yol açarken, finansal piyasalarda likidite artışına bağlı hareketlenme ihtimalinin değerlendirildiğini belirtiyor.
Fed Faiz İndirim Beklentileri
Banka, ABD Merkez Bankası’nın yaklaşan FOMC toplantısında para politikasında gevşeme adımına gitmesinin olası olduğunu ifade etti. Bu öngörüye göre, faiz indiriminin piyasalara ek likidite sağlayabileceği ve risk varlıklarının değerinde artış gözlemlenebileceği düşünülüyor.
Son dönemde açıklanan Tüketici Fiyat Endeksi ve Üretici Fiyat Endeksi verilerinin beklentilerin altında kalması, enflasyonun düşüş eğiliminde olduğuna işaret ediyor. Veriler ışığında, para politikasının gevşemesi yönündeki beklentiler kuvvetlenirken, ekonomik büyüme üzerinde belirsizlikler yaşanabileceği öngörülüyor.
Ancak Fed üyeleri yaptığı açıklamalar hep temkinli hareket edeceklerinden bahsediyor.
Ticaret Savaşları
ABD ile diğer ülkeler arasındaki ticari ilişkilerde yaşanan belirsizlik ve uygulanan tarifeler, piyasada dalgalanmalara neden oluyor. Uzmanlar, ticari gerilimlerin ve mevcut tarifelerin ekonomik görünüm üzerinde daha fazla olumsuz etkiler yaratabileceğine dikkat çekiyor.
BlackRock CEO’su Larry Fink, ABD ekonomisinde resesyon belirtileri gözlemlediğini belirtti.
Larry Fink: “ABD ekonomisinde resesyon belirtileri mevcut olarak değerlendirilmektedir.”
Bu ifade, yetkili bir gözlem olarak piyasada risk algısını artırabileceği şeklinde değerlendiriliyor.
Boston Fed Başkanı Susan Collins de Merkez Bankası’nın gerektiğinde müdahale edeceğini ifade etmişti. Bu açıklama, ekonomik göstergelerdeki düşüş ve belirsizlik ortamı içinde rezerv politikasının esnekliğini koruma yönünde atılacak adımlara işaret ediyor.
Öngörülen para politikası düzenlemeleri ve ekonomik verilerdeki düşüş, yatırımcıların dikkatle takip ettiği gelişmeler arasında yer alıyor. Piyasa katılımcıları, likidite artışı ve ticari gerilimlerin etkilerini değerlendirirken, stratejik adımlar almayı planlıyor.
Gelişmeler ışığında, ekonomik ve siyasi faktörlerin yanı sıra para politikasındaki olası değişiklikler, finansal piyasaların seyrini belirleyecek önemli etkenler arasında yer alıyor. Yatırımcılar, mevcut veriler ve resmi açıklamalar doğrultusunda risk yönetimi stratejilerini gözden geçirerek hareket edebilirler.