Kişisel verilerin blockchain ekosistemlerinde güvenli ve şifreli bir şekilde saklanması; merkezi olmayan bir sistem ve kullanıcılara Google veya Amazon gibi kar amacı güden şirketler tarafından saklanması yerine kendi özel bilgileri üzerinde daha fazla kontrol sunabilir. Peki uzmanlar yapay zeka alanında yaşanan gelişmelerin ardından internet güvenliğini nasıl sağlayabilir? Birlikte inceliyoruz.
Yapay Zeka Alanında Güvenlik Önlemleri
Blockchain teknolojisinin kendi kendine egemen kimlik kavramını güçlendirebileceği ileri sürülüyor. Öz-egemen kimlik teorisi; blockchain faydalarından yararlanarak bireylerin kişisel verileri üzerinde daha fazla kontrol sahibi olabilecekleri böylece çevrimiçi platformlara erişmeyi seçtiklerinde hem hangi verilere erişilebileceği hem de bunların nasıl kullanılacağı konusunda daha belirleyici olabilecekleri yönündedir. ModClub’ın CEO’su ve kurucusu Raheel Govindji, konuya yönelik verdiği demeçte şu ifadelere yer verdi:
“Google gibi merkezi sistemler nasıl kullanıldığı ve kimin erişebildiği de dahil olmak üzere verileriniz üzerinde tam kontrole sahiptir. Merkezi olmayan sistemlerde kendi verileriniz üzerinde kontrol sahibi olursunuz. Neyi kiminle paylaşacağınızı seçebilir, mahremiyet ve özerkliği geliştirebilirsiniz.”
Modclub, Proof of Humanity zorluğunun üstesinden gelmek için merkezi olmayan sohbet uygulaması OpenChat ile biyonik kimlik taramasını test etmeye hazırlanıyor. Blockchain güvenlik şirketi Shield3’ün kurucularından Isaac Patka, merkezi olmayan sistemler insanlara verileri üzerinde daha fazla kontrol sunabilse de güvenlik açıklarının yok olmadığı konusunda çarpıcı bir açıklamada bulundu:
“Merkezi olmayan bir sistem sadece merkezi olmadığı için daha güvenli olmak zorunda değildir. Ancak potansiyel genişliği azaltıyor. Eğer merkezi bir veri havuzu yoksa bir saldırganın birden fazla sistemi tek tek ele geçirmesi gerekecektir.”
Blockchain ve İnternet Güvenliği
Bazı uzmanlar blockchain alanının değişmezliğinin aynı zamanda onu kimlik hırsızlığı ve dolandırıcılık risklerine karşı doğal olarak daha dirençli hale getirdiğini savunuyor. Bu nedenle blockchain teknolojisinin güvenlik açısından dirençli olması, kaydedilen bilgilerin daha sonraki bir tarihte değiştirilmemesini veya kurcalanmamasını sağlamaya yardımcı olabilir ve böylece potansiyel olarak kötü niyetli faaliyetleri kısıtlayabilir. Govindji, konu ile alakalı şu yorumda bulundu:
“Erişim kayıtlarının daha kolay manipüle edilebildiği merkezi sistemlerin aksine, blok zinciri tüm etkileşimlerin kalıcı olarak kaydedilmesini sağlar. Bu özellik özellikle Proof of Humanity gibi uygulamalarda çok değerlidir. Değişiklikler veya güncellemeler blockchain alanında güvenli bir şekilde kaydedilir; bu da tekrarlanan veri alışverişlerine gerek kalmadan güvene olanak tanıyarak hem güvenliği hem de verimliliği artırır.”