Çin, bir zamanlar Bitcoin madenciliği denilince akla gelen ilk ve yegane ülke konumundaydı. Özellikle Siçuan bölgesinin yağmurlu sezonu, hidro-elektrik tesislerinin inanılmaz derecede elektrik üretimi yapabilmesini ve bu sayede elektrik ücretlerini aşağıya çekebilmesini sağlıyordu.
Bu da madencilerin birçoğunun dünyanın dört bir yanından Çin’in bu bölgesine veya başka bölgelerine akın etmesini sağladı. 2018 yılının Nisan ayında Bitcoin madenciliğinin %90’lık kısmının Çin merkezli olması da söz konusu durumun en büyük kanıtlarından birisi olarak görülüyor.
Çin, Bitcoin Madenciliği Gücünü Kaybediyor
Buna rağmen South China Morning Post muhabiri Josh Ye’nin aktardığı bilgilere göre Çin, Bitcoin madenciliğindeki bu etkisini kaybetmeye başlamış ve şimdiden önemli bir gerileme yaşamış durumda. Josh Ye, Çin’in artık dünya çapındaki hashrate oranının sadece %65’ini elinde tuttuğunu ifade etti.
Josh Ye’nin iddiasına göre bu aslında hem Çin içerisindeki madencilerin sayısının azalmasından, hem de dünyanın dört bir yanındaki Bitcoin madencilerinin sayısının artmasından kaynaklanıyor. Yaşanan ekonomik belirsizlik ve kriz ortamı, Bitcoin’i daha popüler bir varlık haline getirdi.
Bu da İran, ABD, Rusya ve Kazakistan gibi ülkelerde ciddi bir BTC madenciliği artışına yol açtı. Geçtiğimiz günlerde Türkiye merkezli bir firma da İran içerisinde Bitcoin madenciliği yapacağı haberi ile gündeme oturmayı başarmıştı. İran’daki Bitcoin madenciliğinin yasallaşması da bu artışın önemli bir sebebi olabilir.