2018 yılı başlarında kripto para piyasasının değeri bütün zamanların en yüksek seviyesine ulaştı ve 800 milyar doları gördü. Bu yükseliş genellikle bireysel yatırımcıların kripto para piyasasında fırsat görmesinden dolayı gerçekleşti.
Ekosistem daha fazla ilgi çekmek için kurulmuş olsa da anlaşıldı ki çok fazla kullanımı kaldırabilecek ve katılımı taşıyabilecek altyapıya henüz sahip değildi. Sektör çok kritik bir noktaya geldi ve ilgi bir anda ölçeklendirme sınırını aştı. Doğal olarak beraberinde büyük bir benimsenmeyi göremedik. Sektör hazır değildi, işlem hacminde aniden düşüş oldu ve 2018 yılı boyunca ekosistemin geliştirilmesi adına çalışmalar hızlandırıldı.
Geleneksel pazarlar farklı sistemlerin birlikte çalışarak etkili olmasını sağlayan bir yapıya sahip. Kripto paralar söz konusu olduğunda bu yapı geleneksel anlayıştan ayrılıyor, bu yüzden bazı zayıf noktalar oluşuyor. Bu engeller özellikle kurumsal yatırımcıların piyasaya girmesine mani oluyor. Piyasanın bir sonraki katılım dalgasını kaldırabilmesi için birkaç konuda hazır olması gerekiyor.
Girişi kapatan bariyerler
Kripto para pazarının yapısı yüksek derecede parçalı halde: 200’ün üzerinde kripto para borsası ve platformu var. Borsalar bulunduğu yere göre farklı yasalarla denetleniyor ve gereklilikleri birbirinden ayrışıyor. Ek olarak halen kripto paraların gözetimi hakkında kalite eksikliği hissediliyor. Çözümler değişken ve daha yeni yeni oluşmaya başladı, ayrıca her coin için farklı hizmet sunulmakta. Basitçe tek bir çözümün genele yayılmış olması söz konusu değil.
Sektörün bir başka eksiliği ise genel olarak kabul edilen standartların az olması. Özellikle güvenlik, işletim, araştırma ve değerleme alanlarında standartlar oluşmadı. Kripto paralar işletimle alakalı risklerin finansal riskten yüksek olduğu bir piyasa. Yatırımcılar ölçülebilir değerlerin belirlenmesini ve kripto değerlerin fiyatlarının neye göre belirlendiğini anlamak istiyor.
Belki de en önemli konu düzenlemelerle alakalı belirsizliklerin bulunması. Düzenleyiciler kripto paraları daha iyi değerlendirmek adına adımlar atmış olsa da -Bitcoin’in menkul kıymet olarak değil emtia olarak sınıflandırılması gibi- halen gidiş yolunda birçok boşluk bulunuyor. Bu yüzden büyük yatırımcılar düzenleyicilerin hamlelerini beklemeyi tercih ediyor olabilir.
Sırada ne var?
Olumsuzluklar iç karartıcı görünüyor ancak aynı zamanda gelişimin önünü açmış bulunuyor. Belki de geçtiğimiz yılın aşırı beklentileri olmasa daha hızlı bir gelişim görebilirdik. Yine de 2018 yılında fiyatlar açısından gerileme yaşanması biraz daha yapısal meselelerin ön plana çıkmasını sağladı. Örneğin bu yıl birçok yetenekli bankacı finansal kurumları terk ederek kripto para ekosistemine katıldı. İşletme ile ilgili işe alımlar arttı, piyasa bu konudaki eksikliğinin farkına vardı.
Diğer yandan sektörde yeni birliklerin ve piyasa katılımcıları koruyan girişimlerin gerçekleştiğini gördük. Net kurallar ve standartlar oluşturan Blockchain birliği Association for Digital Assets Management (ADAM) sektöre profesyonel yaklaşımın kapılarını açtı. Diğer birlikler ve ülke yetkilileri arasındaki iletişim önemli gelişimlere yol açabilir.
Halen ilginin odağında fiyatlar bulunuyor ancak gerçek ve somut ilerlemenin sağlandığı işlerin üzerinde de çalışılıyor. İki yıl öncesine göre bugüne bakıldığında altyapının oldukça hızlı yol kat ettiği görülüyor. Bunu sağlayan etkenlerden biri de artık gözlerin bu sektöre dikilmiş olması. Halen yapılacak çok iş var ancak yapılan işler geleceğe olumlu bakılabilmesini mümkün kılıyor.
2019’un 2018’e benzeyeceği düşünülüyor, işin mutfağında çalışanların bir sonraki büyüme dalgasına hazırlanarak, büyümenin sürdürülebilir bir hal almasını sağlamaları gerekiyor.