Bu yılın ocak ayında düzenlenen Envion ICO’su o zamana kadar düzenlenmiş en büyük 10 ICO arasına girmeyi başarmıştı. Yatırımcılarından toplamda 100 milyon dolar değerinde fon toplayan ICO şimdilerde bir skandal olarak nitelendiriliyor.
Envion projesi kripto para madenciliğini yeniden şekillendirmeyi ve daha demokratik hale getirmeyi hedefliyordu. Her biri kendi alanında uzman kaliteli bir ekip tarafından yürütülen proje kapsamında son teknoloji ürünü “Mobil Madencilik Birimleri” yer alıyor. İsviçre merkezli olduğu bilinen proje başlangıçta başarılı işlere imza atmıştı. Dünyaca ünlü teknoloji devi IBM ile anlaşmaya varan ekip kısa bir süre sonra Dubai lideriyle anlaştığını da kullanıcılarına duyurmuştu.
Ancak görünüşe bakılırsa işler ekibin umduğu gibi gitmeyerek planların dışına çıktı. Ekip bahsi geçen anlaşmaların suya düştüğünü ve projenin yatırımcılarına vaat edilen hedeflerin yanına bile yaklaşılamayacağını açıkladı.
Bu gelişmelerin ardından ICO kampanyasının ekibi büyük bir skandal ile burun buruna geldi. Vaatlerini yerine getirememenin sorumlusu olmayı şirket kurucuları ile projenin CEO’su birbirlerini dolandırıcılık yapmakla suçluyor. Şirketin yatırımcılarına vaat ettiği temettüyü ödemesi gerekiyor. Ancak görünüşe bakılırsa şirket sosyal medya üzerinden paralarını geri isteyen kullanıcılarla adeta bir çıkmazın eşiğine geldi.
Envision CEO’su
Envision projesi Almanya sınırlarında faaliyet gösteren en büyük güneş enerji işletmelerinden birisine hayat vermeyi hedefliyor. Projenin CEO’su Matthias Woestmann da bu işletmeyi finanse edenler arasında yerini alanlardan. Woestmann kurucuların hileli bir şekilde hareket ederek 40 milyon adet ilave token ürettiklerini iddia ediyor. Projenin CEO’suna göre kurucuların amacı kurulun haberi olmaksızın bu durumdan fayda sağlamak. Öte yandan kurucuların tarafında iddia edilenler diğer yönü işaret ediyor. Kurucular Woetmann’ın şirketi yasadışı bir şekilde devraldığını ve sahip olduğu token’leri yakmayı reddettiğini savunuyor.
Şirketin kurucularının dolandırıcı oldukları iddiasında bulunan Woestmann ilk iddiasından iki gün sonra önceki ifadeleriyle çelişen açıklamalarda bulundu. İlk önce kurucuların yasa dışı bir şekilde ürettiği token’lerin miktarının 40 milyon olduğunu iddia eden Woestmann sonradan bu miktarı 20 milyon olarak güncelledi. Kendisine bu zıtlık hakkında soru sorulduğunda Woestmann şu açıklamalara yer verdi:
Bir çelişki söz konusu değil. Kurulun izni ve bilgisi olmadan 41 milyon token üretildi. Bunların 24 milyonu tamamen yasa dışı çünkü kullanıcılara sunalan izahat kapsamında yer almıyor. Alman yargı sisteminin bu büyük dolandırıcılığa ışık tutacağına inanıyorum.
Envion kurucuları
Şirketin lider kurucusu Michael Luckow’un hikayesi ise Woestmann’ın iddialarından oldukça farklı. Kurucuların isimlerinin Envision projesinin web sayfasında bulunan “ekip” kısmından çıkarıldığını görüyoruz. Kurucular başlattıkları kendi sitelerinde yayınladıkları blog gönderileri ve videolarla yatırımcıları doğrudan bilgilendirmeyi planlıyor.
Woestmann hakkında yapılan şikayetlere dikkatleri çeken Luckow CEO’nun açıklamalarındaki tutarsızlığa atıfta bulunarak şu açıklamaları belirtiyor:
Yaşadığı yasal sıkıntıların ardından Sayın Woestmann ICO şartlarını yeniden düzenledi. Böylece ön satışta yatırımcılara satılan token’leri token havuzundan çıkardı.
Kurucular şirketin CEO’sunun kendileriyle bağını kopardığını ifade ediyor. Ayrıca kuruculara göre Woestmann düzenlediği bir toplantıda şirketin tam kontrolünü ele geçirdiğini belirtti. Şirketin kurucuları bu olayı “dünyadaki ilk fiziksel ICO saldırısı” olarak nitelendiriyor. Buna göre kampanya boyunca toplanan fonlar yasa dışı olarak alıkonuldu.
Kurucular Woestmann’ın yasal olmayan yollardan Envion AG’nin hisselerinin çoğuna sahip olduğu iddiasıyla mahkemeye başvurdu. Kurucuların iddiasına göre projenin CEO’suna işleri hızlandırması amacıyla hisselerin çoğunu kontrol etme yetkisi verildi. Ancak anlaşmaya riayet etmeyen Woestmann şirketin kontrolünü bu şekilde ele geçirdi.
Kim haklı bilinmez ancak Envion projesine yatırım yapan kullanıcıların kendilerine vaat edilen ödemeleri talep ettiklerini görüyoruz. İki yıl boyunca kripto para işlemlerinden elde ettiği 28,000 doları bu projeye yatıran 21 yaşındaki Jessica Smith şu sıralar kendisine yeni bir iş aradığını ifade ederek bu durumu “acı verici olarak” nitelendiriyor.