Fransa’da bir baba, dolandırıcıların kızını taklit ederek gönderdiği sahte e-postalarla kandırıldı. Dolandırıcılar, adamı ikna edip hesaplarından binlerce euroyu kendi hesaplarına aktarmayı başardı.
Dolandırıcılık Nasıl Gerçekleşti?
Olayın mağduru olan Francoise Schorosch, dolandırıcıların babasının güvenini kazanmak için kızının dilini ve iletişim tarzını birebir taklit ettiğini ifade etti. Dolandırıcıların, kızının ev alma sürecinde yaptığı e-posta yazışmalarına bir şekilde eriştiği düşünülüyor. Bu bilgileri kullanarak, baba ile kızının arasındaki samimi diyalogları taklit ettiler.
Dolandırıcılar, parayı önce Deutsche Bank’tan Nationwide Bank’a transfer etti. Ancak mağdurun zararını karşılamak ya da işlemi iptal etmek konusunda Nationwide Bank’tan destek alınamadı. Banka yetkilileri, mağdurun Deutsche Bank ile iletişime geçmesi gerektiğini belirtti.
“Şu ana kadar Deutsche Bank’tan bir yanıt alamadık,” diyor Nationwide yetkilileri.
Öte yandan Deutsche Bank, Alman bankacılık gizlilik yasalarına atıfta bulunarak herhangi bir açıklama yapmayı reddetti.
Schorosch, babasının dolandırıcılıktan dolayı hâlâ derin bir üzüntü yaşadığını dile getiriyor. Baba, kızının gerçekten maddi yardım istediğine inanmış ve emekli maaşıyla geçindiği için bu olay onu ciddi şekilde etkilemiş.
“Hi Dad” Dolandırıcılığı Nedir, Nasıl Korunabilirsiniz?
Bu dolandırıcılık, son yıllarda yaygınlaşan “Hi dad” veya “Hi mom” yöntemiyle gerçekleştirildi. Dolandırıcılar, mağdurların kişisel bilgilerini ele geçirip yakınlarını taklit ederek güven kazanır. Ardından, acil bir para ihtiyacı olduğunu öne sürerek para transferi talep ederler.
Bu tür olaylar, dijital dünyada güvenliğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. E-posta hesaplarının güvenliği için güçlü şifreler kullanmak ve bilinmeyen göndericilerden gelen mesajlara karşı dikkatli olmak kritik. Özellikle para transferi talep eden mesajlarda iki kez düşünmekte fayda var. Şüpheli durumlarda doğrudan bankalarla iletişime geçmek, maddi kayıpların önlenmesine yardımcı olabilir.
Bu üzücü olay, çevrimiçi paylaşılan bilgilerin kötü niyetli kişilerin eline geçebileceğini gösteriyor. Dolandırıcılık riskiyle karşılaşmamak için kişisel verilerin korunmasına özen göstermek şart. Herkesin dijital farkındalığını artırması, bu tür sahtekârlıkların önüne geçmek için en etkili yollardan biri.
