Tokenize varlıkların, 2033 yılına kadar 18,9 trilyon dolara ulaşabileceği öngörülüyor. Bu durum, teknolojinin olgunlaşma noktasına geldiğini gösterirken, ortalama %53 bileşik yıllık büyüme oranı ile ilerleme mümkün. Yatırımcılar ve finans şirketleri, verimlilik artışı, düşük işlem maliyetleri ve kesintisiz işlem yapabilme avantajları ile ilgileniyor.
Tokenizasyonun Yükselişi
Tokenizasyon, varlıkların mülkiyetinin blockchain teknolojisi ile kaydedilmesi ve taşınmasını sağlayan sistem olarak tanımlanıyor. Finans sektöründeki birçok küresel kurum bu teknolojiyi kullanarak işlemlerini hızlandırma ve maliyetleri düşürme amacı taşıyor. JPMorgan ve BlackRock gibi büyük firmalar, bu alanda önemli projeler yürütmekte ve piyasada etkinlik sağlamayı hedeflemekte.
Son raporlarda, tokenleştirilmiş varlıkların yaygınlaşması önünde beş temel engel belirtildi. Parçalı altyapı, platformlar arası uyumluluk sorunları, farklı ülkelerdeki düzenleyici gelişmelerdeki dengesizlik, tutarlı saklama sistemlerinin eksikliği ve akıllı sözleşme standartlarının yetersizliği olarak bu engeller sayılabilir. Ayrıca, varlıkların izole bir şekilde işlem görmesi, teslim-versus-ödeme standartlarının eksikliği verimlilik kazancını sınırlamaktadır.
Gelecekteki Potansiyel ve Uygulamalar
Tokenizasyon, devlet tahvilleri ve kısa vadeli enstrümanların dijital cüzdanlardan yönetilmesini de mümkün kılmaktadır. Bu sistem, şirketlerin atıl nakitlerini verimli şekilde değerlendirmelerine yardımcı olabilir. Özel kredi ve karbon piyasaları gibi alanlarda da şeffaflık ve izlenebilirlik artışı beklenmektedir. Uygulamada, düşük riskli enstrümanlardan karmaşık varlıklara geçiş süreci kademeli olarak ilerlemekte.
Sistemsel tasarruflar, tahvil ihracı, gayrimenkul fonları ve teminat yönetimi gibi alanlarda da gözlemlenmektedir. Yatırımcılar, dijital altyapı ile daha düşük maliyetle ve daha hızlı işlemler gerçekleştirebiliyor. Bu gelişmeler, sektörün büyümesini destekleyecek önemli faktörler arasında yer almakta.
Martijn Siebrand, ABN AMRO Dijital Varlık Program Yöneticisi, “Teknoloji hazır, düzenlemeler evrim geçiriyor ve temel kullanım örnekleri piyasada mevcut” ifadelerini kullandı.
Düzenleyici belirsizliklerin bölgesel farklılık gösterdiğine şahit oluyoruz. Avrupa Birliği, İsviçre, Singapur ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi bölgelerde kapsamlı yasal çerçeveler oluşturulmuşken, diğer büyük piyasalarda durum henüz netlik kazanmadı. Bu durum, uluslararası işlemlerde altyapının bölgesel olarak uyarlanmasını gerektirmektedir.
Jorgen Ouaknine, Euroclear Dijital Varlık ve İnovasyon Global Başkanı, “Koordineli sektör eylemi olmadan, tokenizasyonun hedeflediği entegrasyonun dijital alanda yeniden parçalanabileceğini” dile getirdi.
Tokenleştirilmiş finansal varlıklar, işlem maliyetlerinde azalma ve süreçlerde iyileşme potansiyeli sunarken, düzenleyici uyum ve teknolojik bütünleşme önemli rol oynamaktadır. Mevcut zorlukların aşılması durumunda piyasanın önümüzdeki yıllarda genişlemesi beklenmektedir. Okuyucular, bu alanda gelişen altyapı ve düzenlemeleri takip ederek, fırsatlar ve riskler hakkında daha sağlıklı değerlendirme yapabilirler.
