Pierre Rochard, kendini “bitcoin maximalist OG” olarak tanımlayan ve 2012’de UT Austin’de eğitim alırken Bitcoin ile tanışan bir isim. Avusturya ekonomisi ve açık kaynak yazılımlara duyduğu ilgi, Bitcoin’in her iki alanın kesişiminde yer almasıyla birleşince Rochard için etkileyici bir deneyim sunmuştu. Erken dönem düşünce liderlerinden biri olarak Satoshi Nakamoto Enstitüsü’nü kurarak temel yazıları ve Cyberpunk felsefesini bir araya getirdi.
Rol ve Teknoloji Yatırımları
Rochard, BitPay, Kraken ve en son Riot Platforms gibi şirketlerde farklı kademelerde yer alarak Bitcoin altyapısı ve savunuculuğu alanında önemli çalışmalar gerçekleştirdi. Özellikle Riot Platforms’da çevresel eleştirilere yanıt olarak hazırladığı parodi video, eleştirmenleri tartışmanın dışına iterek konuyu yeniden çerçeveledi. Bu çalışmalar, teknolojik altyapı ve inovatif stratejilerin önemini gözler önüne serdi.
Pierre Rochard: “Eleştirmenler madenciliğin savurganlık olduğunu düşünüyor çünkü bitcoin’in bir değeri olduğuna inanmıyorlar. Ama bu parasal egemenlikle ilgili – kendi paranızı kontrol edebilme yeteneği.”
Eğitim ve Yeni Yapılar
Günümüzde The Bitcoin Bond Company çatısı altında sabit gelir yatırımcıları için Bitcoin’i erişilebilir kılma çabası içerisine giren Rochard, geleneksel yaklaşımlardan farklı bir strateji benimsiyor. Michael Saylor’un yalnızca long pozisyon stratejisinin aksine, iflas riskini minimize eden ve belirli yaşam döngüsüne sahip Bitcoin odaklı yapılara öncelik veriyor. Böylece, Bitcoin’i kredi tahsisatı yapan kurumlar için daha cazip hale getirmeyi amaçlıyor.
Rochard, önümüzdeki 21 yıl içinde piyasa koşullarının elverdiği ölçüde 1 trilyon dolarlık Bitcoin edinmeyi hedeflediğini belirtiyor. Bu strateji ile Bitcoin’i yeni bir varlık sınıfı konumuna taşımayı ve sabit gelir ürünlerinde farklı bir yaklaşım geliştirmeyi planlıyor.
Fiyat döngüsüne ilişkin değerlendirmelerinde, dört yıllık halving modelinin öngörü gücünü yitirdiğini ifade etti. Bitcoin’in bileşik yıllık büyümesinin artık faiz oranlarına bağlı hale geldiğini ve küresel makro varlık statüsüne doğru evrildiğini anlatıyor.
Pierre Rochard: “Bitcoin’in CAGR’si artık faiz oranlarına bağlı. Daha yüksek Fed oranları sermayeyi Bitcoin’den çekiyor – benimsenmeyi yavaşlatan da bu.”
Rochard, sabit gelir ürünlerinin tamamen Bitcoin temelli olması fikrinin yatırımcılar için yeni bir kavram olduğunu ve bu alanda eğitim eksikliğinin en büyük engel olduğunu vurguluyor. Onun görüşüne göre, on yıl önce alay konusu olan bu fikir günümüzde kaçınılmaz bir gerçeklik haline gelmekte.
Sistem güvenliği konusuna değinerek, düşük işlem ücretleri ve boş bloklar gibi eleştirilerde sistemin statik değil, saldırı ve sansüre karşı gerektiğinde tepki verecek şekilde tasarlandığını belirtti. Bu yaklaşım, yapının dayanıklılığını ve kendini toparlama özelliğini öne çıkarıyor.
Rochard’ın çalışmaları, Bitcoin’in artık marjinal bir deneyden çıkarak temel bir para teknolojisi haline gelmesinin altını çiziyor. Kurumların portföylerini çeşitlendirmelerinde eğitim ve inovatif yapıların önemine dikkat çekilirken, yeni sabit gelir ürünlerinin geliştirilmesinin kredi piyasalarında olumlu etkiler yaratabileceğine inanılıyor.