Teknolojik inovasyonlar açısından İsrail, girişimlerde yaşanan 5 milyar dolarlık sermaye artışı sonucu “Startup Nation” olarak nitelendiriliyor. İsrail’de bir çok popüler girişim varken ülke bu sefer de kripto para endüstrisine adım atıyor.
İsrail’in en büyük bankası olan Hapoalim 2017 yılında Blockchain destekli bir platform oluşturmak üzere Microsoft ile ortaklık kurmuştu. 2018 yılının Şubat ayında ise İsrail Vergi Dairesi (ITA) kripto para birimlerini mülk olarak kabul etmiş ve vergilendirileceğini açıklamıştı.
26 Şubat 2018’de İsrail Yüksek Mahkemesi Leumi Bank’ın kripto para borsası Bits of Gold’un banka hesaplarını dijital para ticaretini engellemek amacıyla dondurmuştu. Daha sonra geçici bir kararname ile kripto para ticaretini kolaylaştırılmasının önü açıldı. Bits of Yuval Gold Roash’ın kurucusu bu karar hakkında şunları söylüyor;
Yönetmelikler en başından beri bizim için en önemli şeylerden biridir. Bitcoin’in probleminin anonimlik olduğunun farkına vardık ve döviz borsası kurmak için lisans başvurusunda bulunduk ardından bunu da 2013 yılı Ağustos ayında aldık.
Tel Aviv bölge mahkemesi Bitcoin’in kara para aklamayı önleme standartlarının yetersizliğinden dolayı Bits of Gold’a hizmet vermek istemeyen Leumi Bank lehine karar vermişti. Leumi Bank kripto para borsalarını özellikle kumar oynamayı kolaylaştıran web siteleri olarak nitelendirmişti. Bits of Gold’un son beş yıllık faliyetlerini inceledikten sonra Yargıç Baron kripto para borsasının yasaları ihlal ettiği yönündeki varsayımlarının yanlış olduğunu açıkladı.
İsrail’in kripto para temelli seyahat girişimi CEO’su İtaly Nagler;
İsrail vatandaşları mevcut düzenin değişmeyeceği algısını tamamen yok etti. İşleri başarmak için her zaman daha iyi bir yolun olduğuna inanarak büyütüldük. Bu küçük ülkenin bir çok yenilikçi şirkete ve bireye ev sahipliği yapmasının ana nedenlerinden biri budur. Bu aynı zamanda İsrail’in neden Blockchain ve kripto paraları benimseyen ülkeler arasında ilk sıralarda olduğunun cevabıdır. Birçoğumuz bu yeni teknolojiyi bir çok sorun için harika bir çözüm olarak görüyoruz. Bu nedenle kaliteli insan kaynaklarına ve finansman desteğine kolayca ulaşabiliyoruz. Bu durumun geçtiğimiz yıllarda kendimizi birçok sektörde öncü ve uzman olarak konumlandırmamıza yardım ettiğine inanıyorum.
Daha önce sektörde somut düzenlemeler olmasa da girişimcilerin kendi Blockchain projelerini başlatması engellenmedi. Bancor kısa sürede 150 milyon doların üzerine yükselen İsrail kökenli ICO’lardan biriydi. IOTA ise kısa süre önce Tel Aviv’de ofis açarak şehri en gelişmiş teknoloji merkezleri arasında göstermişti.
Bu olumlu haberlerle birlitkte İsrail dünyanın geri kalanıyla birlikte Blockchain ekosistemine yerleşmiş gibi gözüküyor.