Birçok ülke blockchain teknolojisinin artı yönlerinden yararlanmak için CBDC çalışmalarına hız veriyor. Trilyon dolarlık devlerin varlık tokenizasyonu alanında attığı adımların ötesinde devletler itibari paralarını blockchain’e taşıyor. Peki Türkiye içi son durum ne?
Dijital Türk Lirası
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası CBDC için birinci faz çalışmasını tamamlamış ve bunu detaylarını paylaşmıştık. Dijital ekonomiye entegrasyon anlamında önemli bir adım olan Dijital Lira için 2025 yılında ikinci faz çalışmaları devam edecek.
Fiziksel paranın ötesinde nakdin dijital, güvenli versiyonu için CBDC oldukça önemli. Burada TCMB verimliliği, hızı artırırken maliyetleri düşürmek için ekonomiye katkı sağlamak adına araştırmalar yapıyor. Önümüzdeki yıl boyunca pilot testler devam ederken farklı kullanım durumları, sözleşmeler, programlanabilir paranın riskleri gibi konular da ele alınacak.
ASELSAN, HAVELSAN ve TÜBİTAK gibi önde gelen stratejik ortakların desteğiyle yürütülen süreç dijital cüzdan, kimlik uygulaması dahil birçok başlıkta çalışmayı içeriyor.
24Fintech Konferansı’nda konuşan TCMB Başkanı Dr. Fatih Karahan dijital ekonomide Türkiye’nin rolü üzerine açıklamalar yapmış, tokenizasyon dahil birçok başlıkta çalışmaların devam ettiği bilgisini paylaşmıştı. 2020 yılında temelleri atılan Dijital Türk Lirası çalışmasıyla ilgili birinci faz değerlendirme raporu 31 Aralık 2023 tarihinde paylaşılmıştı. Güncel duruma dair yeni rapor önümüzdeki ayın sonunda gelebilir.
CBDC ve Riskler
Fiziksel paranın özellikle kara para aklama, vergi kaçakçılığı gibi konulardaki zayıflığı zaten biliniyor. Daha da ötesinde enflasyonist ortamda madeni paraların hammadde değerinin üzerindeki rakamdan daha fazla ettiği günler gördük. İnsanlar madeni paraları hurdacılara satarak ederinden para cinsinden daha büyük rakamları hammadde satışından elde etti.
Dijital Lira’nın avantajları olsa da özellikle sürekli gözetim konusu kafa karıştırıcı. Çin’in kendi dijital yuan’ını piyasaya süresinin ardından ABD’li Senatörler sporcuların Çin’deki müsabakalara katılımında bunu kullanmaması gerektiğini, sürekli gözetimin mahremiyete aykırı olduğunu söylüyordu.
ABD gibi ülkelerde CBDC “sürekli gözetimin” getireceği rahatsızlıktan dolayı çok fazla tepkiyle karşılanıyor. Hatta Trump da CBDC konusunda adım atmama sözü vermişti. Paranın programlanabilmesi kulağa hoş gelse de sürekli olarak varlıklarınızın izlenmesi ve dilendiği taktirde buna kolayca el konulabilmesi, transfer edilebilmesi hatta harcamalarınızın çeşitli şartlara bağlı kısıtlanması gibi riskler rahatsız edici.