Black Swan yazarı Nassim Taleb, ABD hükümetinin mali durumunun istikrarsızlığı konusunda sert bir uyarıda bulundu. Feci bir borç sarmalını önlemek için mucizeden başka bir şey gerekmeyeceğini öne sürdü. Taleb’in uyarı niteliğindeki sözleri, Hazine’nin son verilerine göre ABD’nin ulusal borcuna sadece bir ay içinde 201 milyar dolar gibi şaşırtıcı bir rakamın eklenmesinin ardından geldi. Taleb’in Universa Investments’ın düzenlediği bir etkinlikte yaptığı konuşmada Kongre’nin artan mali açıkla mücadele etme konusundaki isteksizliği ve bunun yansımalarından duyduğu korku vurgulandı.
Borç Limitinin Uzatılması
Taleb, borç limitinin sürekli uzatılmasının ve gerekli adımların atılmamasının sadece kaçınılmaz bir borç sarmalına yol açtığını vurgulayarak tehlikeli gidişatın altını çiziyor. Taleb’e göre bu durum, siyasi sistemin doğasında var olan kusurları yansıtmakta ve nihayetinde ölüm sarmalına benzer tehlikeli bir döngüye yol açmakta. Endişe verici rakamlara rağmen, Kongre yaklaşan krizle doğrudan yüzleşmekte tereddüt ediyor ve eylemsizlik modelini sürdürüyor.
Ünlü yazar, şu anda 34.216 trilyon dolar gibi şaşırtıcı bir seviyede bulunan ABD ulusal borcunu “beyaz kuğuya” benzeterek kaosun ortasında öngörülebilir bir anomali olarak nitelendiriyor. Taleb bu kırılganlığı, ekonomiyi öngörülemeyen şoklara açık hale getiren karmaşık küreselleşme ağına bağlıyor. Taleb’e göre küresel ortamın birbiriyle bağlantılı olması ulusun kırılganlığını arttırarak onu finansal bir uçurumun eşiğine getiriyor.
Dışsal Aksaklıklara Karşı Duyarlılık
Taleb’in değerlendirmesine göre, ABD ekonomisinin dışsal aksaklıklara karşı duyarlılığı hiç bu kadar belirgin olmamıştı. Bu durum kararlı bir şekilde harekete geçme aciliyetini artırıyor. Mevcut siyasi ortama ilişkin hayal kırıklığını dile getiren Taleb, yaklaşmakta olan krizi hafifletecek proaktif önlemlerin eksikliğinden yakınıyor. Taleb’e göre çözüm geleneksel müdahalelerin ötesinde yatıyor ve felaketi önlemek için ya harici bir katalizör ya da şansın yaver gitmesi gerekiyor.
Belirsizliğin hüküm sürdüğü bir ortamda Taleb’in uyarısı, ABD ekonomisini saran sistemik kırılganlıkların ele alınması zorunluluğuna dair ciddi bir hatırlatma niteliği taşıyor. Ülke artan borç yükü ve jeopolitik belirsizliklerle boğuşurken, cesur ve kararlı adımlar atma ihtiyacı giderek daha acil bir hal alıyor. İleriye dönük yol, rehavetten uzaklaşmayı gerektirmekte ve paydaşlar, kontrolden çıkmadan önce yaklaşan krizle doğrudan yüzleşmeye davet edilmekte.
Borç Sarmalı Ve Bitcoin
ABD’nin borç sarmalı Bitcoin‘i potansiyel olarak birkaç şekilde etkileyebilir. İlk olarak, aşırı borç seviyeleri enflasyonist baskılara yol açabilir. Çünkü hükümetler borçlarını ödemek için daha fazla para basmaya başvurabilir, böylece itibari para birimlerinin değerini düşürebilir ve Bitcoin gibi enflasyona dayanıklı varlıklara olan ilgiyi artırabilir.
İkinci olarak, artan borç yükü geleneksel finansal sistemlere olan güveni sarsarak bireyleri ve kurumları hükümet kontrolünden bağımsız olarak çalışan Bitcoin gibi alternatifler aramaya sevk edebilir. Ayrıca, yüksek borç seviyelerinden kaynaklanan mali sürdürülebilirlik ve ekonomik istikrarsızlık endişeleri, yatırımcıları sistemik risklere ve para biriminin değer kaybına karşı bir koruma olarak Bitcoin’e fon ayırarak portföylerini çeşitlendirmeye yönlendirebilir.
Genel olarak, ABD borç sarmalı, bir değer deposu ve makroekonomik belirsizliklere karşı bir koruma olarak Bitcoin’in daha fazla benimsenmesine ve yatırım yapılmasına katkıda bulunacaktır.