Amerika Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu yıllardır Ripple $1 ile XRP Coin’in menkul kıymet olup olmadığı konusunda mahkeme salonlarında tartışıyor. Fox Business muhabiri Eleanor Terrett tarafından alıntılanan son Avukat yorumu Deaton’un temyiz hakkındaki görüşlerini içeriyor.
SEC’in Karara Tepkisi
Avukat John Deaton, Judge Torres’in XRP’nin ikincil satışlarını menkul kıymet olarak sınıflandırmama kararından SEC’in memnun olmadığını söyledi. Bu karar Ripple için uzun süredir sürdürdükleri yasal mücadelenin ardından bir rahatlama sağlamış ve Temmuz ayına damga vurmuştu.
Massachusetts ABD Senato seçimleri için Cumhuriyetçi aday olan Avukat John Deaton, SEC’in itirazının halkın parasını boşa harcayacağını ve yine kaybedeceklerini söyledi. Deaton, temyiz mahkemesinin Judge Torres’in kararını bozmayacağına inanıyor.
SEC ve Ripple Davası
Başka bir uzman olan Jeremy Hogan, SEC’in karara itiraz etmeyi düşünmek yerine böyle bir temyizin yatırımcıları koruma ve sermaye oluşturma misyonuyla uyumlu olup olmadığını değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. SEC davayı temyize götürürse, XRP ve genel kripto endüstrisi üzerinde önemli etkiler olabilir. Elbette temyizin sonucuna bağlı olarak bu etkileri göreceğiz. Şimdilik 7 Ekim son temyiz tarihine vakit olduğu için zamanı verimli kullanmak adına SEC temyiz başvurusu yapmadı.
Deaton, Judge Torres’in kararının üçüncü test kriterine dayanarak verildiğini ve SEC’in XRP sahipleriyle ilgili uzman tanıklıklarına dayalı argümanlarında başarısız olduğunu belirtti. Ayrıca Howey testinin tüm kriterlerinin Ripple davasında karşılanmadığını ifade ederek, temyiz durumunda kararın bozulamayacağının altını çizdi.
“Temyiz mahkemesinin Judge Torres’in üçüncü kriteri uygularken hata yaptığını düşünmeyeceğime inanıyorum. Judge Torres kararı çok somut gerçeklere dayandırdı.” – John Deaton
SEC’in Temmuz 2023 kararına itiraz etme süreci için son tarihinin 7 Ekim olduğunu belirten Avukat, kurumun bu kararı bozma konusunda pek şansı olduğuna inanmıyor.
Özetle Avukatlar SEC’in kaynaklarını boşa harcayacak temyiz süreci yerine kararı kabullenmesi gerektiğini söylüyor. Yargıcın kararı somut delillere dayanarak alması nedeniyle temyizden sonuç alma ihtimalleri zayıf.