English
Español
Geçtiğimiz ay Trump’ın Stratejik Bitcoin Rezervi oluşturma emrinin ardından hükümetin Bitcoin varlık değerinde yaklaşık %13 oranında düşüş gözlendi. Bu durumun temelinde, hızla tırmanan ticaret savaşlarının ve uygulanan yeni tarife politikalarının etkileri yatmaktadır.
Tarife Politikası
Trump, geçtiğimiz hafta sonu ABD’ye yapılan ithalatlarda temel %10 tarife uyguladıktan sonra Çin’e yönelik ek %50 tarife tehdidinde bulundu. Bugün de ek vergiyi devreye alarak oranı %104’e çıkardı. Bu uygulamalar elbette bütün piyasaları etkiliyor ve kripto paralar da bundan izole değil. ABD’nin Bitcoin rezervi de istisna değil, tarifelerin etkisiyle yaşanan düşüşte rezervin dolar karşılığı hızla eriyor.
Stratejik Bitcoin Rezervi oluşturulurken, federal kurumlara Bitcoin ve diğer kripto varlıkların miktarını rapor etme emri verildi. Raporda, varlıkların kamuoyuna açıklanmasının zorunlu olmadığı bildirildi.
Kripto Piyasası Tepkileri
Tarife açıklamalarının ardından kripto varlık piyasalarında da fiyatlar geriledi. Toplam kripto piyasa değeri, son açıklamadan bu yana yaklaşık %15 oranında azaldı. Yatırımcılar, kripto varlıkların geleneksel piyasalardan kısmen bağımsız hareket edebileceği görüşünü savunsa da bu uzun sürmedi.
ABD hükümetine ait kripto varlık portföyünün değeri 15,9 milyar dolar civarında bulunuyor. Bu portföyün, yaklaşık 15,6 milyar dolarını Bitcoin temsil ediyor. Varlıkların büyük bölümü, geçmişte gerçekleştirilen kripto varlık el koymaları sonucu elde edilmişti.
Uygulanan tarifenin etkileri sadece kripto varlıklarla sınırlı kalmayıp, küresel hisse senedi piyasalarını da etkiledi. Örneğin, S&P 500 endeksinde gerçekleşen %20’lik düşüş, tarifelerin geniş çaplı piyasa etkilerine işaret ediyor.
Trump ailesiyle ilişkili World Liberty Financial projesine ait varlıklar da bu süreçte darbe aldı. Bu projeye ait kripto varlıkların değeri, elde edildikleri döneme göre yaklaşık %49 oranında azaldı.
Yaşanan gelişmeler; ekonomik dalgalanmalar, ticaret savaşları ve uygulanan tarife politikalarının, dijital varlıkların ve geleneksel piyasaların ortak dinamiklerini etkilediğini ortaya koymaktadır. Yatırımcıları, piyasa risklerine karşı alternatif stratejiler geliştirmeye yönelten bu gelişmeler, gelecekteki ekonomik hareketlilik açısından önemli ipuçları sunmaktadır.
