SEC’nin Baş Muhasebecisi Paul Munter, bu hafta yaptığı bir konuşmada, bazı şirketlere SAB 121’den muafiyet tanındığını açıkladı. SAB 121, kripto varlıkların bankalar tarafından saklanması durumunda bilançoya eklenmesini gerektiren bir muhasebe kuralıdır. Bu kural, finansal kuruluşların kripto varlıkları saklamasını maliyet açısından zorlaştırdığı için eleştiriliyordu.
Muafiyet Yolları
Munter, bankaların ve diğer işletmelerin SAB 121’den nasıl muaf tutulabileceğini detaylandırdı. Örneğin, bir banka, varlıkların iflas durumunda müşterilere geri döneceğini garanti eden bir eyalet düzenleyicisiyle iş birliği yaparak muafiyet alabilir. Brokerlar ise, kripto varlıkların kriptografik anahtarına sahip olmadan doğrudan müşteriyle çalışarak muafiyet kazanabilir. Blokzincirler ise, dijital varlıkların takibini yapan dağıtık bir defter aracılığıyla muaf tutulabilir.
Siyasi Tepkiler
Senatör Cynthia Lummis, SEC’nin SAB 121’i bireysel toplantılar yoluyla uygulamayı planlamasını eleştirdi. Lummis, SEC’nin SAB 121’i oluştururken Kongre’yi devre dışı bıraktığını ve bu durumun Kongre İnceleme Yasası’na aykırı olduğunu savundu. Bu konuda bir çözüm önergesi oluşturulsa da, Başkan Biden tarafından tüketici ve yatırımcı refahını tehlikeye atacağı gerekçesiyle veto edildi.
Sektörel Tepkiler
TaxBit CEO’su Aaron Jacob, SEC’nin muhasebe kılavuzunu eleştirerek, SAB 121’in kafa karışıklığı yarattığını belirtti. Jacob, Munter’ın muafiyet açıklamalarının, kuralların neden var olduğuna dair soru işaretleri yarattığını söyledi. Sektörde, SAB 121’in karmaşık ve tutarsız olduğunu düşünen birçok isim var.
Galaxy araştırma müdürü Alex Thorn, muafiyetlerin SEC’nin SAB 121’den tamamen vazgeçmeden geri adım atma girişimi olduğunu belirtti. Thorn, SEC’nin bu kuralları başlangıçta sadece kripto şirketlerine uygulamak istediğini, ancak şimdi geleneksel bankaları bundan muaf tutmak için bir yol bulduğunu düşündüğünü ifade etti.
Kripto sektörü ticaret birlikleri de Munter’ın konuşmasından endişe duyduklarını belirttiler. Patrick Kirby, SAB 121’in tüketicilerin dijital varlıklarını güvenli bir şekilde saklama seçeneklerini sınırladığını ve bankacılık uygulamalarını bozduğunu vurguladı. Taylor Barr da SAB 121’in hatalı ve sürdürülemez olduğunu savundu.
Makalede vurgulanan SAB 121 kuralı, kripto varlıkların finansal kuruluşlar tarafından saklanmasını maliyetli hale getiriyor. SEC’nin belirli kuruluşlara muafiyet tanıması, kuralların karmaşıklığını ve belirsizliğini artırdı. Sektör oyuncuları, SAB 121’in yeniden gözden geçirilmesi veya netleştirilmesi gerektiğini savunuyorlar. Bu durum, kripto sektöründe uzun vadeli değişikliklerin gerekliliğini ortaya koyuyor.