JPMorgan’ın analistleri, 2025 yılının ikinci yarısında Bitcoin $105,082.05’in, özellikle kurumsal talep ve ABD eyaletlerinin verdiği destekle, altına kıyasla daha fazla değer kazanabileceğini öngörüyor. Analizlere göre, yatırımlarda altın ve Bitcoin arasındaki dinamikler son dönemde önemli ölçüde değişti. Bu değişimde hem finansal enstrümanlara duyulan güven hem de yeni kurumsal girişimler etkili oldu.
Altın ve Bitcoin
JPMorgan’ın genel müdürü Nikolaos Panigirtzoglou liderliğindeki analistler, yatırımcıların para birimlerindeki değer kaybına karşı korunma yolları ararken “debasement trade” olarak bilinen eğilimin öne çıktığını belirtti. Bu eğilim, yatırımcıların altın ve Bitcoin arasında bir tercih yapmasına yol açarken, yakın dönemde Bitcoin lehine bir değişim gözlendi. Şubat ortasından Nisan ortasına kadar altın değer kazansa da, son üç haftada Bitcoin’in öne geçtiği ifade ediliyor.
“Şubat ortasından Nisan ortasına kadar altın değer kazanırken, son üç haftada Bitcoin’in hızlı yükselişiyle altına karşı üstünlük sağlamaya başladığını gözlemledik. Yılın geri kalanında kriptoya özgü katalizörlerin, Bitcoin’i altına göre daha avantajlı bir konuma getirmesini bekliyoruz.” — JPMorgan analistleri
Yılbaşından bu yana altın ve Bitcoin’in performansı nispeten zayıf kalırken, belirsizlikler nedeniyle Altın önemli kazançlar elde etti. Ancak kurumun öngörülerine göre, yılın ikinci yarısında Bitcoin’e özgü gelişmelerle bu denge Bitcoin lehine kayabilir.
Nisan sonundan itibaren altının fiyatı yaklaşık yüzde 8 değer kaybederken, Bitcoin yüzde 18 oranında bir artış gösterdi. Yatırım akışında önemli bir yön değişimi yaşanıyor; altına dayalı borsa yatırım fonlarından çıkışlar hızlanırken, Bitcoin’e olan ilgi ve yatırımlar artıyor. Vadeli işlemler de benzer bir eğilimi yansıtıyor; altın işlemleri azalırken, Bitcoin işlemlerinde belirgin bir artış var.
Bitcoin’in bu yükselişinde sadece altının zayıflığı değil, kriptoya özgü gelişmeler de etkili oluyor. Strategy ve Metaplanet gibi şirketler, portföylerine önemli miktarda Bitcoin ekliyor. Strategy şirketi, 2027’ye kadar Bitcoin alımı için 84 milyar dolar toplama planıyla dikkat çekiyor ve hedefin yüzde 32’sine şimdiden ulaşmış durumda.
ABD Eyaletleri ve Bitcoin
ABD’de bazı eyaletler de Bitcoin’e sıcak bakmaya başladı. New Hampshire eyaleti, rezervlerinin yüzde 5’ine kadar Bitcoin bulundurma izni verdi. Arizona ise bir Bitcoin rezervi oluşturarak, bu yıl vergileri artırmama sözüyle dikkat çekti.
“Diğer bazı ABD eyaletlerinin de stratejik rezervlerine Bitcoin eklemeyi değerlendirdiği göz önünde bulundurulduğunda, bu yaklaşım Bitcoin için kalıcı ve olumlu bir katalizör olabilir.” — JPMorgan Analistleri
Metaplanet, 2025 yılının ilk çeyreğinde rekor düzeyde bir performans sergileyerek Bitcoin varlıklarını 6.796 BTC’ye çıkardı. 2025 yılı başından beri şirket rezervine 5.000’den fazla BTC eklendi. Mart ayında yaşanan kısa süreli değer kaybına rağmen, 12 Mayıs itibariyle şirketin BTC varlıklarında ciddi bir değer artışı kaydedildi. Metaplanet’in net varlık değeri Bitcoin standartlarına geçtikten sonra yaklaşık 103 kat, piyasa değeri ise 138 kat civarında arttı. Halka açık şirketlerdeki bu örnekler nedeniyle önümüzdeki yıl 600’den fazla Metaplanet ve Strategy tarzında şirket görmemiz mümkün. 600 şirketin 10’ar milyon dolarlık alımı 6 milyar dolarlık net giriş anlamına geliyor ve rakamlar abartılı değil.
Kurumsal taleple birlikte, ABD’nin farklı eyaletlerinden gelen düzenleyici gelişmeler, hem bireysel hem de kurumsal yatırımcıların Bitcoin’e ilgisini artırıyor. Yatırım akışlarının, piyasa performansı ve düzenleyici ortamda yaşanan değişimlerle aynı doğrultuda ilerlediği, uzmanlar ve sektör temsilcileri tarafından da vurgulanıyor.
2025 yılının ikinci yarısında Bitcoin’in, özellikle yeni kurumsal yatırımlar ve ABD eyaletlerinde görülen olumlu düzenlemelerle, piyasa dinamiklerinde güçlü bir konuma ulaşabileceği öngörülüyor. Altına kıyasla Bitcoin’in kısa vadede daha yüksek bir değer kazanma potansiyelinin gündemde olduğu belirtiliyor. Piyasa eğilimleri, şirket yatırımları ve eyalet politikalarındaki değişiklikler, dijital varlık piyasasında yön belirleyici unsurlar olmaya devam ediyor. Yatırımcıların, bu gelişmeleri dikkatle takip etmesi ve portföy dağılımlarını buna göre gözden geçirmesi öneriliyor.