Bitcoin, 2025 yılına yüksek beklentilerle girmişti ancak fiyatlar bu ivmeyi sürdüremedi. 100.000 dolar üzerindeki zirvesinin ardından 75.000 dolara kadar gerileyen lider kripto para, yatırımcılarda hayal kırıklığı yarattı. Bu düşüş, hem teknik hem de makroekonomik göstergeler ışığında detaylı biçimde analiz ediliyor. Analistler, mevcut düzeltmenin piyasa döngüsüne uygun olup olmadığını sorgularken, uzun vadeli stratejiler yeniden masaya yatırılıyor.
Zincir Üstü Veriler Ne Anlatıyor?
Bitcoin fiyatlarındaki geri çekilmeye rağmen zincir üstü göstergeler, sürecin sağlıklı bir düzeltmeye işaret edebileceğini ortaya koyuyor. Özellikle MVRV Z-Score verisi, piyasa değeri ile gerçekleşen değer arasındaki farkı ölçerek döngünün geldiği aşamayı gözler önüne seriyor. Ocak ayında 3.36 seviyesinde bulunan bu gösterge, fiyatın 75.000 dolara gerilemesiyle birlikte 1.43’e düşerek, geçmiş döngülerdeki dip seviyelerle benzerlik taşıyor. Bu da piyasanın aşırı değerlenme noktasından uzaklaştığını ve yeniden toparlanma zemini oluşturduğunu düşündürüyor.
Bir diğer dikkat çekici veri ise Değer Günleri Yıkımı (VDD) göstergesi. Uzun süredir hareketsiz kalan coin’lerin ne zaman el değiştirdiğini analiz eden bu gösterge, deneyimli yatırımcıların kâr satışlarını yaptıktan sonra yeniden alım yönünde pozisyon aldığını ortaya koyuyor. Fiyatın düşük seyrettiği dönemlerde bu tür stratejiler, yükseliş öncesi birikim evresine işaret edebiliyor. Yani, piyasanın sessizliği aslında fırtına öncesi bir hazırlık olabilir.
Döngüsel Hareketler ve Uzun Vadeli Stratejiler
Bitcoin’in fiyat hareketleri geçmişte düzeltme, toparlanma ve yükseliş evrelerinden oluşan bir döngü izledi. 2017 ve 2021 yıllarında yaşanan sert geri çekilmelerin ardından gelen yükseliş trendleri, benzer bir senaryonun tekrar yaşanabileceğine dair umutları artırıyor. Mevcut düzeltmenin dip noktasına ulaşıldığına inanan bazı yatırımcılar, geçmiş verilerle desteklenen bu görüş doğrultusunda pozisyonlarını güncelliyor.
Deneyimli yatırımcıların düşük seviyelerden alım yaptığı bu dönemde, FOMO’nun (kaçırma korkusu) etkisini yitirmesi de dikkat çekiyor. Piyasaya sakin adımlarla giren uzun vadeli yatırımcılar, büyük dalgalar öncesi birikim aşamasını şekillendiriyor. Bu da, yükselişin temellerinin sessizce atıldığını gösteriyor.
Öte yandan, teknik göstergelerin olumlu sinyaller vermesine rağmen makroekonomik riskler dikkatle izleniyor. ABD hisse senetleriyle olan korelasyon ve küresel büyümede yavaşlama, Bitcoin’in kısa vadeli hareketlerini kısıtlayabilir. Ancak bu durum, uzun vadeli yönelimlerin önünü kesmiyor. Piyasadaki belirsizlikler, temkinli ancak kararlı yatırımcıların lehine bir ortam yaratıyor.