DeFiLlama’nın güncel verilerine göre, tokenleştirilmiş gerçek dünya varlıkları (RWA), toplamda 10 milyar dolarlık piyasa değerine ulaştı. Bu kategoride Maker, BlackRock’ın BUIDL ürünü ve Ethena’nın USDtb’si 1 milyar doların üzerinde kilitli değer (TVL) ile öne çıkan projeler oldu. Yatırımcıların giderek daha düşük riskli ve güvenli varlıklara yönelmesi bu büyümenin temel etkenleri arasında gösteriliyor. Özellikle USDtb’nin son bir ayda gösterdiği hızlı büyüme dikkat çekti.
Gerçek Dünya Varlıklarında Dikkat çeken Büyüme
DeFiLlama’nın derlediği verilere göre, tokenleştirilmiş tahviller, para piyasası fonları ve emtialar dahil olmak üzere gerçek dünya varlıklarına dayalı ürünler hızla büyüyor. Sadece geçtiğimiz ay içinde USDtb, yüzde 1.000 oranında büyüyerek kategorisindeki en hızlı çıkışı gerçekleştirdi. Bu artış, yatırımcıların kripto para piyasasındaki belirsizlikler karşısında daha güvenli limanlara yönelme eğilimini yansıtıyor.
USDtb, BlackRock tarafından yönetilen tokenleştirilmiş para piyasası fonlarıyla destekleniyor. Ethena’nın sunduğu USDe ise kripto varlıklar ve kalıcı vadeli işlemler stratejileriyle farklı bir yaklaşım sunuyor. Her iki ürün de 1 milyar doların üzerinde TVL’ye ulaşarak yatırımcıların ilgisini çekiyor.
Rapora göre, tokenleştirilmiş hazine ürünleri, toplamda 4,2 milyar dolarlık bir piyasa değerine ulaştı. Bu alanda Ondo Finance’ın OUSG ve USDY token’larının yanı sıra BlackRock-Securitize ortaklığıyla piyasaya sürülen BUIDL, Franklin Templeton’ın BENJI’si ve Superstate’in USTB’si öne çıkıyor. Tokenleştirilmiş emtialarda ise 1,26 milyar dolarlık değerle Paxos Gold dikkat çeken ürünlerden biri oldu.
Yatırımcılar Güvenli Limanlara Yöneliyor
Veriler, yatırımcıların mevcut piyasa koşullarında daha temkinli davrandığını gösteriyor. Kripto para piyasasında risk iştahının azaldığı bir dönemde, geleneksel varlıklara dayalı tokenler daha cazip hale gelmiş durumda. Piyasa analistleri, yatırımcıların getiri arayışında daha korumalı ve düzenlenmiş alternatiflere yönelme eğiliminde olduğunu belirtiyor.
Son dönemde DeFi protokollerinde yüksek getiri vadeden ancak riskli yapıdaki projelere olan ilgi azalırken, ABD hazine bonolarına dayalı token’lar yatırımcılar için alternatif bir getiri kapısı olarak görülüyor. Bu yaklaşım, portföylerini daha dengeli şekilde oluşturmak isteyen yatırımcılar için önemli bir strateji olarak öne çıkıyor.
Kripto para piyasasında dalgalanma dönemlerinde, tokenleştirilmiş gerçek dünya varlıklarının daha fazla tercih edilmesi, bu kategorinin kalıcı bir yatırım aracı olarak yer edinmeye başladığını gösteriyor. Özellikle düzenleyici çerçevelere daha uygun olan bu ürünler, büyük kurumsal yatırımcılar için de bir cazibe oluşturuyor.
